TANRI NE YAPSIN?

TANRI NE YAPSIN?

Saat üçe geliyor ,gecenin üçüne!
Bulunduğum yerlerden binlerce kilometre ötede dolaşıyor yüreğim. Bu yüzden biraz kendimden de kaçar olmuşum.
Bedenime ruhumun sonsuz şekilde sığmayacağını biliyorum.
Bazen gökyüzünde bir kuş olup uçmak yada göktaşı gibi gökyüzünü yara yara alevler saçarak düşmek geliyor içimden.

Sensiz olmak ,sessiz olmakmış öğrendim .
Sus pus olmakmış, bilmemekmiş, görmemekmiş, düşler bile kurmamakmış; lakin bütün bunlara inat sensizliği birlikte bulmak geliyor içimden niyetliyim.

Bu aralar yürek penceresi kendi derdine düşüyor ;aşk kendi derdine, sevda kendi derdine !
Oysa insanın kendi bedeni içerisinde;varlık içinde darlığı, kalabalık içinde yalnızlığı yaşamaktan daha kötü ne olabilir?

Hepsinin bir nedeni var! Olmalı üstelik.

Kendi içini bilir misin ?

Nasılsın diye sorduğumda bile ?
İyiyim diye cevap veriyorsun ya ,yüzde yüz yalan söylediğini biliyorumusun?

İyi olma bilmek için sevgi dolu, sağlıklı ,varlık içinde yaşamak gerekir.
Öyle misin?
Bırak seni ,senin dışındakilerin de yüzde doksandukuzu bile iyi değiller.
Her gün ,her saniye birbirine yalan söylemekten de geri durmuyorlar .
Tek soruda bile ne kadar yalan söylediğimizi görüyor musun?
Farkına bile varmadan içimizde içselleştirdiğimiz kötülüğe bakar mısın?

Aşk ve sevdanın nasıl bir bataklık içerisinde gezdiğini biliyor musun ?

O nedenle Sevgi sözcüklerinin çürümüş bir sakız gibi ağızlarımızda dolaştığını ,günlük yaşamımızın birer paçavrası haline geldiğini görüyor musun?

Berrak ve parlak bir zihne sahip olmadan;Vicdan denen içimizdeki Tanrı her gün hırpalanırken, insan kendi özünü bu kadar mahveder ken,Tanrı ne yapsın?

Alın teri dökmeden, karşılığını ödemeden ve gönül razılığı ile almadan; haram ve helalin arasında milyonlarca takla atarak köşeyi dönmek için, kötülüğün her türlüsü mübah sayıldığı bir ortamda;şeytanın bile çıra ile arandığı gündüzlerin ışığı içerisinde, Güneş ne yapsın?

Bütün bunlara rağmen nasılsın?
Sen cevap verme!
Gördüğümde karar vereceğim . Mutlaka gördüğüm gibi olacaksın!

Saat gecenin üçünü aşmış durumda ;gündüzleri insanların yaratmış olduğu karanlıklar bile gecenin karanlığından bin kere daha beter.

Umuyor ve diliyorum ki Ay’ın dokunduğu gibi olursun, Ay’ın dokunduğu Ay’ın parçası olur !
isterim ki Ay’ın parçası olursun.
En azından hem kendini, hem geceyi, hem de beni ışıtırsın…

15 temmuz 2019
Ahmet Ocak

Facebook –  Kınık Kültürel Paylaşım