Savaşlarda atılan her bomba “bulutlarının” içinde aslında çocuklar vardır

 

“Savaş zorunlu ve hayati olmalı ama milletin hayatı tehlikeye düşmedikçe savaş bir cinayettir” Atatürk

“Aksi gerekmedikçe, savaş bir cinayettir”. Gazi bunun bilincinde, bunun fevkinde idi. Çevresine hep bu söylemi pekiştirir dururdu. “Yurtta sulh, cihanda sulh” bu söylemin uzantısı, toplumsal ulus devletle taçlanması olacaktı.

ATATÜRK; Biz cenkçi değiliz. Barış severiz ve bir an evvel barışın gerçekleşmesini görmek, ona yardım ve hizmet etmek isteriz (1921) deyişi ve Yurtta  Barış, Dünyada Barış” özdeyişi ile artık o bütün çağların insanı olmuştur.

Çünkü O, Türk ulusuna ve dünya uluslarına bu özdeyişlerle insancıl bir mesaj vermiştir. Yaşamı boyunca dünya barışında tüm ülkelerin uzlaşmasını ve barış içinde yaşamalarını düşlemiş, Gerekmedikçe savaş cinayettir”demiştir.

Ülkeler arasında barış ruhunun bir gün mutlaka gerçekleşeceği inancıyla hızlı bir tempo ile atıyordu Ankara’da ATATÜRK’ün kalbi…

Atamızın, tüm dünyaya ders verecek, son derece doğru sözlerinden bir tanesi.
birileri eğer milletinizin hayatını tehlikeye atıyor, sizi karşı koymaya mecbur ediyorsa, savaşmak o zaman haklıdır ve tam anlamıyla savaştır.

Bir cinayeti önlemeye çalışmak onurlu bir “savaş”dır. ancak bir mecburiyet yokken, keyfi ve çıkar amaçlı saldırmak, savaş değil cinayettir.

Savaş pek çok asker ve sivilin öldüğü, ülkenin kaynaklarının tüketildiği, doğayı, yapıları hatta toprağı ve, denizleri bile kirleten, etkisi yüzyıllara yayılan bir olaydır. Ama bir de “Ulusal Kurtuluş Savaşları” var ki, onlar bir ulusun hatta belki bir çok ulusun tarihidir ve bağımsızlık gibi yüce bir amaç söz konusu ise yapılmalıdır.
“Ulusun yaşamı telikeye karşı karşıya kalmadıkça savaş bir cinayettir.” sözü de bunu anlatmaktadır ve kesinlikle doğrudur. Gerekli olmadıkça, bağımsızlığımız tehlikede değilse savaşa karşıyız ve insanlarımızın ölmesini istemiyoruz