Esir düşmek değil teslim olmamaktır bütün mesele

Ulaş Çimen

“Esir düşmek değil teslim olmamaktır bütün mesele” diyerek yola çıktığımız bir başarı hikayesinin, Oğlum @ulassarp’ın yazmaya çalıştığım hikayesinin kitabı geliyor. Sadece İki ay kaldı.😊

“Sene 1995.
Aylardan Ekim.
Ayın ikinci perşembesi günlerden.
Saat : 18.20

“Mektuplarınıza böyle mufassal tarih atın.

Öyle bir dünyada yaşıyoruz
ki en kalın kitaptan çok yazısı var :
ayın, günün ve saatin.”
Der ya usta, işte böyle mufassal bir tarihte doğdu
“Topraktan ateşten ve denizden
​​doğanların
en mükemmeli”

Ustanın dediği gibi başladık bir başarı hikayesine dönecek kitabımıza.

1995 Nisan
Jinekoloğumuz Dr. Eşber Okan’ın muayenehanesi
“kol şu kadar cm, bacaklar, baş boyutları her şey normal, cinsiyet erkek” Şükran’la yüzümüz ekşidi. Erkek!
Oysa ikimiz de kızımız olsun istiyorduk. Eşber “ya arkadaş Şükran’ı anlarım da senin neden yüzün düştü?” 
“Ya hocam kız istiyorduk ikimiz de neyse bahtımıza bir canavar çıktı yapacak bir şey yok!” deyip gülüştük….

Oysa sonradan öğrenecektik Erkek yerine “her şey normal” sözünün ne kadar önemli ve ne kadar doğru olduğunu…

Bir iki gün sonra renkli alçı tabletlere yazı yazan birine rastladım yolumun düştüğü Beyazıt sahaflar çarşısının yanındaki çınaraltında. Dünyaya gelecek çocuğuma bir şiir armağan etmek istiyordum, usta işi…

“Merhaba, doğacak oğlum için bir şiiri yazdırmak istiyorum”,
“tabii ki, hat sanatı harf şekillerimi kullanayım yoksa normal bir yazı stili mi?” “Normal yazı stillerinden olsun”.
“Şiir hangisi olacaktı?”
Cebimden çoktan seçtiğim ve kağıda döktüğüm şiiri çıkardım

“Topraktan ateşten ve denizden
​​doğanların
en mükemmeli doğacak bizden…
ve insanlar ellerini
korkmadan
düşünmeden
birbirlerinin ellerine bırakarak
yıldızlara bakarak:
– “Yaşamak ne güzel şey!”
​​diyecekler;
bir insan gözü gibi derin
​bir salkım üzüm gibi serin
​ bir ferah
​​bir rahat
bir işitilmemiş şarkı söyleyecekler…”

Oysa bir insana verilecek ismin, seçilmiş bir şiirin içerisinde, sonra yaşanacaklara dair sırları nereden bilebilirdim ki?
Yaşayarak öğrenecektim, öğrenecektik.”

Fuat Çimen

Ulaş Çimen