Çetin Emeç’le yaşadığım çok anım var. Bazıları biraz uzun. Okuyan okusun.
Yılı hatırlamıyorum. Mina Baykara Hafta Sonunda çalışıyordu.
Ben de rahmetli Akal Atilla’nın yanında Milliyet Sanat Dergisin’de.
Mina beni Hafta Sonu’na çağırdı. “İyi bir foto muhabirine ihtiyacımız var” dedi.
Çetin Bey o yıllarda Hafta Sonu’nun Genel Yayın Yönetmeniydi.
Gittim beni üç beş dakika dinledi. İş olmadı.
Ben daha sonra Milliyet istihbarata geçtim ve Altan Öymen ağabeyim beni Antalya Kaş’a Amerikalılarla sualtı çalışmalarını izlemem için görevlendirdi.
Yaklaşık üç ay Kaş ta kaldım.
Sonra bir gün Çetin Emeç Genel Yayın Yönetmeni oldu İstanbul’a dön dediler.
O tarihte haberin, araştırmanın konseptine uymak için saçı sakalı uzatmıştım.
İstanbul’a döndükten sonra iki gün Çetin Beyin kapısında görüşmek için asker oldum.
Sonra beni odaya aldılar (rahmetli Abdi Beyin odası). Beni o halimle babam görse tanımazdı.
Ama Çetin Bey yıllar önce bir kaç dakika gördüğü beni tanıdı ve “Bu ne hal diye” sordu.
Hikaye uzun. Sadece şunu söylemek istiyorum, Çetin Bey hayatımda gördüğüm belki en zeki insandı.
Turgay Gözdereliler
Kaynak: Facebook
