Demirbilekli Şovalye’ye veda.. Cemil Özyıldırım yazdı

Celal Demirbilek

Efsane gazeteci Cemil Özyıldırım, spor gazetecilerinin bir başka efsane ismi Celal Demirbilek’in hayatını kaybetmesi üzerine “Demirbilekli Şovalye’ye veda !..” başlıklı bir yazı kaleme aldı..

Demirbilekli şovalye’ye veda !..

1970 yılında Hürriyet Gazetesinin spor servisinde cevval, yerinde duramayan, buğday tenli, mavi gözlü bir delikanlı, Spor Servisi Müdürü Doğan Koloğlu’nun dikkatini çekiyordu. Serviste kendisine bir masa da bulan bu genç, fotoğraf makinesini masasının üzerine koyarak, ‘’Bana da görev verin’’beklentisini bir şekilde göstermek isterdi. Aslında serviste o kadar profesyonel yazar ve muhabirler arasında, kaybolmamayı isteyecek kadar hırslı bir insandı. Maçlarda görevlendirilmek, imzasını kullanmasalar bile daktilosunun başına geçip izlenimlerini yazacağı günlerin düşünde idi. İki parmakta olsa, hızlı daktilo kullanıyordu. Bu nedenle serviste maç günleri muhabirlerin telefonla ilettikleri haberleri almakla görevlendirilmişti.

Doğan Koloğlu, onun içinde kopan fırtınayı anlayan bir usta idi. 13 Kasım 2013’de kaybettiğimiz Koloğlu, Galatasaray’ın eski bir futbolcusu, teknik adamı, ayrıca Galatasaray Divan Kurulu 2. Başkanlığı yapan bir spor adamıydı. Daha sonraki yıllarda, zengin bilgisini aktarabileceği gazeteciliği seçmişti. Akşam, Milliyet, Sabah ve Vatan gazetelerinde çalışan Koloğlu, Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin (TSYD) kurucu üyelerindendi.

Doğan Koloğlu Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin (TSYD) 1981-1984 yılları arasında Genel Başkanlığı’nı da yaptı.

Koloğlu’nun spor yazılarıyla Türk sporuna ve futboluna büyük emekleri oldu. Hücum futbolu terimini çok sık olarak kullanan ve futbolda hücumun önemini yüzlerce yazıyla anlatan Koloğlu, ayrıca patlayan forvet terimini de akıllara kazıyan isimdi. Hürriyet Spor Müdürlüğü döneminde izleyip gözlediği genç delikanlının içinde kopan fırtınayı çok iyi anlıyordu. Gazetelerin amatör sporlara bakış açısındaki zafiyete gazetecilik döneminde tanık olan Koloğlu, bu konuda Hürriyet Gazetesinin eski bir sporcu olan Genel Yayın Müdürü Nezih Demirkent’e düşüncesini açtı. Amatör sporlara gazetede yer vermek istiyordu. Gerekli izini koparınca, bir gün Celal Demirbilek’i çağırdı. ‘’Bak Celal, artık seni dışarıya açacağım. Amatör sporların her çeşidi ile ilgileneceksin. Makineni al, vakit geçirmeden işe başla. Getireceğin haberleri bekliyorum.’’dedi.

Amatör sporun gözbebeği

Celal, havalara uçuyordu. Önce fihristli bir defter aldı. İstanbul’da kadar amatör spor kulübü varsa, telefonları, başkanları, yöneticileri ve sporcuları ile bir envanter çıkardı. Sıra koşturma vaktine gelmişti. Amatör kulüpler, karşılarında Hürriyet Gazetesinin bir muhabirini görünce kapılarını açtı. Çünkü ne yaparlarsa yapsınlar, haberleri gazetelerde pek az yer alıyorlardı. Celal’in işe başlaması ile Hürriyet Gazetesi’nin spor sayfalarında amatör kulüplerin de sesi duyul maya başladı.

Spor Servisi Müdürü Doğan Koloğlu çok memnun, Celal ise çok mutlu idi. Amatör futboldan, boksa, basketboldan voleybola, hentboldan tenise, kayaktan atıcılığa, yüzmeden tekvandoya, judodan haltere, atletizmden golfa, binicilikten, bisiklete, jimnastikten yelkene, kürekten okçuluğa kadar, Celal’in önünde geniş bir alan açılmıştı. Hürriyet gibi yüksek tirajlı bir gazetede Celal sayesinde amatör spor dallarına yer verilmesi, amatör branşlara sponsorluk imkanı da yaratmıştı. Celal Demirbilek adı, amatör spor dünyasında kısa sürede hem benimsendi, hem de sevildi. Hürriyet Gazetesinde yer alan amatörlerin dünyası, Doğan Koloğlu’nu ve Nezih Demirkent’i yanıltmamış, gazetede yer alan haberler tirajı da etkilemişti. Bunu gören diğer gazeteler de, amatör spor haberlerine yer vermeye başlamışlardı. Bu arada amatörden gelip, profesyonel olan sporcular da görülmeye başlamıştı

Celal Demirbilek artık çim sahalarda oynanan profesyonellerin maçlarını değil, toprak sahalarda top koşturan, amatör kulüplerin sözcüsü olmuştu. Haliç’te yapılan kürek yarışlarında, o güne kadar kimsenin haberi olup izlemediği, ya da ilgilenmediği amatörlerin voleybol, basketbol, judo, atletizm, yüzme, atıcılık yarışmalarında, makinesini çalıştırıyor, haberini yazıyor, kulüplerden davet üzerine davetler alıyordu. Yaptığı röportajlar, haberler, turnuva takipleri, yeni gençlerin önünü de açıyordu.

İşini bilinçli, severek, tarafsız yapması, onun meslek saygınlığını da artırıyordu. Aslında Celal, İstanbul Gazetecilik Yüksek okulu mezunu idi. Meslek yaşamına bakacak olursak, Hürriyet Gazetesi’nde uzmanlaştı. Bir ara gazeteden kırgın ayrıldı. Bu kırgınlığı konusunda bir açıklaması da olmadı. Mesleğini Günaydın, Ayrıntılı Haber, Cumhuriyet gazetelerinde sürdürdü. Çağrı üzerine 1981 yılında tekrar Hürriyet gazetesine döndü ve 2014 yılına kadar çalıştı. Aynı yılın Mart ayında istifa etti. Karar gazetesinde mesleğine devam etti.

Başarılarla dolu yılları

Amatör bir gazeteci olarak mesleğe başlayan Celal Demirbilek, amatörlük ruhunu hiç kaybetmedi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği yarışmalarda 1981, 1982, 1986, 1989, 1993, 1994, 1996, 2003, 2008, 2010, 2012 ve 2013 yıllarında yayımlanan haberlerle Güncel Spor Yazıları dallarında 12 kez “Yılın Gazetecisi” ödülünü kazandı. 1994-95, 1996-97 ve 2001 yıllarında üç kez Abdi ipekçi Türk-Yunan Barış ve Dostluk Ödülleri’nin sahibi oldu. Meslek ve çeşitli kuruluşlar ile yurt dışında düzenlenen yarışmalarda, haber, röportaj ve fotoğraf dallarında 193 ödül kazandı. 1994 yılında EABE ( Avrupa Boks Birliği) Basın ve Halkla İlişkiler Komisyonu, 1995 yılında AIBA (Dünya Boks Birliği) Press Komisyon Üyesi, aynı yıl FİLA (Dünya Güreş Birliği) Basın Komisyonu üyesi seçilen Demirbilek, 3 komisyona birden seçilen ilk Türk gazetecisi oldu.1995 yılında İstanbul’da düzenlenen Balkan Atletizm Veteranlar Şampiyonası’nda Disk Atma dalında Balkan üçüncüsü olan Celal Demirbilek, 2001 yılında Balkan Bisiklet Birliği Basın Komitesine de seçildi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Spor Yazarları Derneğinin de üyesi olan sürekli basın kartı sahibi Celal Demirbilek, 2017 yılı sonlarında birden ortadan kayboldu. Amatör sporlar öksüz kalmıştı İşin garibi, bu kayboluşun arkasını, yıllarca mesai arkadaşlığı yapan gazeteci Süleyman Arat’tan başka kimse aramadı. Hürriyet Gazetesinden yakın arkadaşı gazeteci Süleyman Arat’ın aracılığı ile kızı Ahsen Demirbilek’e ulaşanlar, ne yazık ki yürekleri sarsan bir haberle karşılaştı. Henüz 66 yaşında olmasına rağmen yakalandığı Alzheimer hastalığından, sosyal çevre iletişiminde sorunlar yaşamaya başlaması nedeni ile Demirbilek, 24 saat bakımının yapılabileceği İstanbul Beylikdüzü’ndeki Altınçağ Huzur Evi ve Yaşlı Bakım Merkezi’ne kaldırılmıştı. 18 Kasım 2019’da Celal Demirbilek’in ölüm haberi geldi. Basın bir değerini kaybetmişti. Celal’in cenazesi Yeşilyurt Camisi’nde kılınan cenaze namazı sonrası, Merkez Efendi’deki Dedeler Mezarlığı’na defnedildi. Mahir Çerçi, Atılay Kayaoğlu Erol Türegün, Mehmet Türker, Hakkı Martı, Ulvi Yanardağ, Aykut Işıklar, Tahir Yaman, Sabahat Ablay, Alp Süğlün, Ferit Sayman, Erol Gönenç, Oktay Şengüler, Erdoğan Sevgin ve de son olarak Celal Demirbilek’in kayıpları, yürekleri tarifsiz sızlattı. ‘’Allah rahmet eylesin’’ demek sık tekrarlanan son sözümüz oldu.

Cemil Özyıldırım

Celal Demirbilek
Celal Demirbilek
Celal Demirbilek