İşte benim ilkokul öğretmenin..

İŞTE BENİM İLKOKULDAKİ ÖĞRETMENİM.

Fotoğraf benim için çok değerli. Yanımda Adapazarı’nda Karaosman İlkokulu’ndaki öğretmenim Mehpar Demirel var.
Dile kolay tam 64 yıl sonra bir araya geldik.
Bizler Kaptan ailesi olarak 1953 yılında babamın işi nedeniyle İstanbul’dan Adapazarı’na geldik. Babam Devlet Demir Yolları’nda uzman elektrik ustasıydı. Adapazarı’nda kurulacak olan Vagon Fabrikasının enerjisini sağlayacak santralın yapımı için İstanbul’dan Adapazarı’na her hafta gidip geliyordu.
O dönemde Adapazarı kasabaydı. Santral aynı zamanda Adapazarı’nın büyük bölümüne de elektrik verecekti. İstanbul’a her hafta gidip gelmeler yorucu olduğu için rahmetli babam Yedikule’deki fabrikadan Adapazarı’na tayinini istedi ve bizler ailece 1953 yılında geldik ve ilk ilk olarak Yorgalar mahallesine yerleştik.
Bu mahalleye en yakın okul da Karaosman İlkokulu’ydu. Beni bu okulun 3. Sınıfına yazdırdılar. İstanbul’da 6 yaşında okula yazılmıştım. Kocamustafapaşa İlkokulu’nda iken İstanbul birincisi seçilmiş Garanti Bankası’ndan da 50 lira ikramiye kazanmıştım. Burada 3. Sınıfa başladım.
MEHPAR HOCANIM.
Okula başladık, dersler on gün kadar boş geçti. Bir gün sınıfa gencecik bir kız girdi. Müdür onu bize “ Çocuklar işte öğretmeniniz Mehpar Demirel” diye tanıttı. Hocanım 16 – 17 yaşlarında genç bir kızdı. Çoğumuzun ablası kadardı.
O dönemde “ Jet Öğretmenlik” diye bir oluşum vardı.
Türkiye’nin her açıdan kabuk değiştirdiği bir dönem olan 1950’li yıllardaki bu uygulamada Milli Eğitim’de yaşanan öğretmen açığını kapatmak için Ortaokulu bitiren gençlere birkaç aylık hızlı kurslarla öğretmenlik hakkı verildi. Böylece birçok okulda boş geçen derslere bu gençler geldi.
Mehpar öğretmen daha sonra eğitimini tamamladı ve asil öğretmen oldu.
GELENEKSEL ŞİRİNEVLER TOPLANTISI.
Babamlar daha sonra fabrikada çalışan arkadaşlarıyla bir araya geldi ve 64 ortaklı Şirinevler mahallesini oluşturan kooperatifi kurdular. Bahçeli villa tipi olan bu evler çok şıktı. Tek sıkıntı şehir dışındaydı. Ulaşım hemen hemen hiç yoktu.
Otobüs, dolmuş sistemi daha şehre gelmemişti. Tek ulaşım ise Mithatpaşa istasyonundan trenle kent merkezine gitmekti. Bu istasyon da bayağı uzaktı. Dar bir yoldan baldıran otları arasından giderdik. Yolumuza ara sıra yılanlar çıktığı için elimizde hep sopa olurdu.
Buraya taşınınca da ilk okulu Mithatpaşa İlkokulunda bitirdik.
İşte o Şirinevleri kuranların çocukları ve torunları her yıl geleneksel olarak Mithahtapaşa’daki Demirspor lokalinde bir araya geliyor.
Bu yıl ben de gittim ve tüm dostlarıma “ Atatürk Havalimanı’nda 40 Yıl” adlı kitabımı verdim.
Güzel bir gün yaşadım. En önemlisi 64 yıl önceki öğretmenimi gördüm. Çünkü Mehpar öğretmenin babası da demiryolcu olduğu için aynı mahallede buluşmuştuk.
Bu güzel günü organize eden Kemal Yendi kardeşime ve tüm dostlara teşekkürler.

Faik Kaptan