ARZU’NUN RÜYASI.
Biliyorsunuz, “Atatürk Havalimanı’nda 40 Yıl” adlı bir kitap yazdım.
Geçtiğimiz ayın 20’sinde yayınlandı.
Şimdi burada kitabın kapak fotoğrafı ile ilgili olarak Arzu kardeşimin rüyasını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Arzu, bizim rahmetli Sinan Toros’un, Kaptan Pilot olan kardeşi Cinan Toros’un eşi.
Arzu, Atatürk Havalimanı’nda Çelebi Hava Servisi’nde görevli.
Çelebi’nin hizmet verdiği hava yollarının Business Class yolcularına bakan ekibin başında.
Dış Hatlar terminalindeki ofislerimiz komşu. Günde birkaç kez kendisini görürüm.
Hiç yavaş yürüdüğünü görmedim. Devamlı hareketli ve koşar adım yürür.
Dün sabah koridorda yanıma geldi ve “Abi biliyor musun, dün gece rüyamda Sinan abiyi gördüm” dedi.
Ben de kendisine “Hayırlara vesile olsun. Nasıl gördün?” diye sordum.
Arzu beni şok eden o müthiş rüyasını şöyle anlattı:
“Sinan abi eşi Fufu (Sanırım eşinin adı Fatoş’tu ama Sinan eşine hep Fufu derdi) ile bize misafirliğe gelmişler.
Sofrada otururken elinde senin kitabın vardı.
Kitabı bana göstererek, ‘Faik bu işi yaptı. Bana kısmet olmadı. Kitap güzel olmuş. Biliyor musunuz Kitabın kapağındaki fotoğrafı ben çektim’ dedi.
Faik inanır mısın hıçkırarak uyandım.
Ağlamama Cinan da uyandı. Kendisine rüyamı anlattım.
O da çok duygulandı. Dua edip tekrar yattık.”
ANTONOV 124
Arzu doğru söylüyordu.
Ama ben Arzu’ya kitabın kapağından hiç bahsetmemiştim.
O gün yani dünyanın o dönemdeki en büyük uçağı olan Antonov 124, Atatürk Havalimanı’nda geçirdiği kaza sonucu yatay stabilizeri (kuyruk kısmı) kırılan Atlasjet Havayolları’na ait bir uçağın Amerika’dan sipariş edilen 13 metre uzunluğundaki parçasını İstanbul’a getirdi.
Biz de birkaç arkadaş aprona çıkıp bu uçağın fotoğrafını çektik.
Uçak gerçekten çok büyüktü. Objektife sığmıyordu.
Ben de uçağın önüne geçtim ve ilginç bir görüntü olacağı gerekçesiyle geniş açı objektifle Antonov 124’ün bu fotoğrafını çektim.
Bu fotoğraf bir şekilde bana ulaştı.
Ama tam olarak kimin çektiğini hatırlayamıyordum.
Ne zaman ki Arzu bu rüyasını anlattı fotoğrafın Sinan Toros tarafından çekildiğini ayan beyan hatırladım. Zihnimdeki sisler dağıldı ve Sinan’ın o dia karesini bana verdiği an gözlerimin önüne geldi.
Bunu daha önce hatırlasaydım inanın kitapta kapak içinde, “Fotoğraf: Sinan Toros” diye yazardım. Sinan’a şimdi bir borcum var.
Şayet birileri kitabı beğenip ikinci baskı yaparsa bunu yazdıracağım.
Söz.
İşte beni de şok ede Arzu’nun bu rüyasını sizlerle paylaştım.
Tekrar sevgili Toros’a Allah’tan rahmet diliyorum.
Faik Kaptan
