Ermeni ailesi fakirdi. Tıpkı binlerce Türk ve Kürt ve Çerkez ve Abhaz ailesi gibi.
Kimsesizlerin kimi olan Cumhuriyet sayesinde yılmadı, “tatlı su” karaktersizliğine soyunup, “eziyorlar” edebiyatına sığınıp ekmek elden su gölden yaşamadı.
Ermeni düşmanı (!) Cumhuriyet’in okullarında okuyup; tüm kültürlerden ve dinlerden onbinlerce insanın hayırla andığı bir doktor olarak uçmağa vardı.
Şahsen tanırdım, şahsen tanırdı.
Haberi alınca yazamadım, yazmak gerektiğini de biliyordum.
Bu topraklarda doğdu, bu topraklarda bir kolunu bıraktı, bu toprağın ekmeğini yedi ve bu topraklara gömüldü.
Türklük bir karakter meselesi ise çoğumuzdan fazla Türktü.
Çelik Çelikyaman
Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli cildiye uzmanlarından “Kolsuz Agop” olarak tanınan Prof. Dr. Agop Kotoğyan için Kumkapı’daki Meryem Ana Kilisesi’nde cenaze töreni düzenlendi.
Tören öncesi Agop Kotoğyan’ın eşi Suzan, oğlu Garen, kızı Darphin Kotoğyan ve diğer aile fertleri kilise girişinde taziyeleri kabul etti. Aileye başsağlığı dileğinde bulunanların oluşturduğu kuyruk kilisenin önündeki sokağa taştı.Törenin ardından tabutun üzerine Türk bayrağı konuldu.
Episkopos Sahak Maşalyan’ın yönettiği cenaze töreninin ardından Kotoğyan, Zeytinburnu’ndaki Balıklı Ermeni Mezarlığı’nda toprağa verildi.
13 yaşındayken çalıştığı gümüş atölyesinde bir kolunu kaybettikten sonra tıp fakültesini bitirip Türkiye’nin en önemli dermatoloji uzmanlarından biri olan Prof. Dr. Kotoğyan, 13 Şubat Salı günü kanser nedeniyle hayatını kaybetmişti. Prof. Dr. Agop Kotoğyan, bir kolu olmadığı için halk arasında “Kolsuz Agop” olarak biliniyordu.
