Sen bu Millete Allah’ın bir lütfusun… Fatih Ergin yazdı

Kocatepe
‘SEN BU MİLLETE ALLAH’IN BİR LÜTFUSUN’
Büyük Taarruz’un ilk anlarıydı.
Yunan subay telefonda, “Generalim! Bugüne kadar böyle şiddetli topçu ateşi görmedim. İleri hatlarımız tamamen yıkıldı.” diyordu.
Asıl savunma hattındaki Yunan subayı ise, telefonda komutanına, “Türk piyadesi taarruza kalktı. Ateşi gerimize kaydırıp dalga dalga geliyorlar. Topçular siperlerimizi cehenneme çevirdiler efendim.” diyordu, o titreyen sesiyle.
O sırada İstanbul’da ise, İngilizler ve yerli işbirlikçileri, Anadolu’nun dünya ile bağlantısının kesilmesini, Mustafa Kemal’e bir darbe yapıldığını düşünerek yorumluyorlar ve seviniyorlardı!
İzmir’deki Yunan Küçük Asya Ordusu’nun komutanı ve kurmayları ise, saatlerdir Türk taarruzunun yönünü saptamakla meşguldü.
Afyon kuvvetlerinin komutanı General Trikopis’in odasına yaveri büyük bir telaşla girerek, “Süvariler, binlerce süvari binlerce! Türk Süvari Kolordusu, cephe gerimize sızmışlar efendim” diyordu…
Aynı günün akşam saatlerinde ise, sevinçli bir telaş ile TBMM Genel Kurulu’na giren Kazım Özalp Paşa, “Arkadaşlar Afyon’a girdik” diyor ve mebuslar sevinçle birbirlerine sarılıyordu…
30 Ağustos 1922, saat 02.00’da, Afyon’da kurulan Türk karargahına General Asım Gündüz’ün postası girdi ve “1.Kolordu’nun raporu” diyerek bir kağıt uzattı. Asım Paşa, kağıtta yazanı okudu; “23. Tümen, Dumlupınar önünde Trikopis kuvvetlerinin yolunu kesmiş” dedi.
Odadaki subaylardan biri, “Öyleyse…” dedi bir heyecanla.
Bir diğer subay ise, Asım Paşa’nın uzattığı kağıdı aldı ve sevinçle “Bu iş bitti” diye tekrarlayarak karşı odada bulunan İsmet, Fevzi ve Mustafa Kemal Paşa’lara raporu götürdü. Raporu okuyan İsmet Paşa, “Çember kapanmış” deyince, Gazi ile Fevzi Paşa birbirlerine anlamlı bir tebessümle bakacaklardı…
Ertesi gün, Büyük Taarruz planına endişeli yaklaşan ve itiraz eden Yakup Şevki Paşa ise, Mustafa Kemal Paşa’ya sarılarak, “Sen haklı çıktın. Ver elini öpeyim” diyerek eğildi.
Gazi, kendisinden yaşça büyük olan Paşa’ya,“Estağfurullah. Ben sizin ellerinizden öperim.” diyerek elini öptürmese de, Yakup Şevki Paşa, “Yoo. Bu zafer senin azmin sayesinde kazanıldı.” deyince,
Gazi, “Hayır. Milletin gayreti, sizlerin emeğiyle kazanıldı. Zafer hepimizin” dedi. Yakup Paşa ise, “Sana son bir defa daha itiraz edeceğim. Hayır. Bizim gibilere kalsaydı, daha yerimizde sayıyorduk. Sen bu millete Allah’ın bir lütfusun” dedi…
Ne büyük zaferdi 30 Ağustos!
Fakirliğin zenginlikten çok daha heybetli durduğu bir mücadelede, varlığını Türk varlığına adayanların zaferiydi! Türk istiklali, önüne gelen Türk hasımları ile bir olan, ONLARA KANANLARCA kurtarılmadı!
Cumhuriyeti kuran zafer 30 Ağustos’un kaybedenleri; bugün Türklüğü zül, cumhuriyeti “reklam arası” ve “Keşke Yunan kazansaydı” diyeni üstat gören bir şekilde karşımızdadır! Türk istikbalinin evlatları, onları yine hüsrana uğratacaktır!
Selam olsun Gazi Paşa ve silah arkadaşlarına!

Fatih Ergin
Fatih Ergin