Lorin Naira.. 3 yaşındaydı.. Ölüm geldiğinde annesinin kucağında uyuyordu.. Ferit Demir yazdı..

Lorin Naira
İstanbul’da hava tertemizdi…
Halası en sevdiği bebeği almıştı ona..
Sonra Annesi ve dayısı ile bindiler otobüse..
Ankara’ya vardıklarında hava iyice karardı..
Kara bulutlar tipiye döndü…
Hava giderek soğuyordu…
Kırşehir dondurucu soğuk altındaydı…
Lorin annesine döndü…
Ayaklarım üşüyor..
Anne hemen ısıttı avuçlarıyla ayaklarını..
Halasının aldığı bebek kucağındaydı…
gece saat 02.00..
Lorin kasanını annesinin göğsüne dayadı..
Uyuyordu..
Bebeği kucağında..
Dalmıştı uykuya..
Bir daha hiç uyanmayacağını bilmeyerek..
Dışarısı zemheri soğuk..
Anne sıkıca sarmalamıştı lorin’ini..
Mavi gözler son kez kapanmıştı…
anne dışarıya bakıyordu camdan..
Rüzgarın uğultusu içeriye kadar geliyordu..
Otobüs 95 km hızla ölüme yaklaşıyordu…
Sonra bir gürültü koptu…
Anne Lorin’i sarmaladı..
Sonra feryatlar koptu…
Lorinin bebeği kucağında uçup gitti..
Anne sıkıca sardığı lorini bulamadı….
avazı çıktığınca bağırdı…
Lorin neredesin….
Lorin annesinin göğsünde kapattığı masmavi gözlerini bir daha açamadı…
Anne bir yana Lorin bir yana gitti…
Lorin’in bebeği kayboldu..
Lorin tonlarca demir yığını altında ilk çıkarılan oldu..
Gözlerini hiç açılmadı…
Anne çığlıklar atarak bayılmıştı bile..
Anne Hastaneye götürülürken, Lorin memleketine döndü..
Gülen masmavi gözler…
Gülümseyen yüz..
Kutsal bir beden oldu artık Lorin…
Annesine en son üşüyorum demişti..
Şimdi hepimiz üşüyoruz..
Donduk Lorin’in o mavi gözleri karşısında…
Buz tuttuk…
Köyüne geliyordu..
Dede geliyoruz demişti yola çıkmadan..
Dedesi bekliyordu…
Sonrasını yazmak bile acı veriyor..
Titriyor bedenimin her zerresi…
Akdemir Cemevinde o küçücük beden çıktığında…
Musalla taşına konulunca o kutsal beden…
Dünyanın ne kadar zalim bir mekan olduğunu bir kez daha anladım..
Çığlıklar iç içe karıştı..
Feryatlar sonsuzluğa ulaştı..
Anne Annesi Didar son kez torununa şöyle seslendi…
“Kızımmm.
İncitanemmmm
İnci tanemi sana emanet ettik allahım…
Neden kıydın incitaneme…
Mavi boncuğummm..
Uyan mavu boncuğum…
Uyannn.
Sen üşürsün..
Üşürsün incitanem…
Hep gülümserdin…
Sen mahsumsun…
Hadi kalk ..
Hadi uyan bir mucize olsun..
Mavi gözlü incitanemmmm
Uyan..
Bizi bırakıp gitme neolurrrrr…
Sen üşüdün kalk lorinim…”
Başkada yazacak bir şey bulamadım bu sözlerden sonra…
Lorin’in bedeni otobüsün altında çıkarıldı…
Çok sevdiği bebeği hala kayıp…
Lorin hala üşüyor..
Biz onun gözlerine bakarken donduk…
Lorin artık bir melek..
Lorin artık bir mavi gözlü melek..
Her an içimizde..
Yüreğimizde…
O mavi gözlerinden…
O yumuşacık ellerinden öperim çocuk…

Ferit Demir – Gazeteci

Facebook

NOT:
Tunceli’den İstanbul’a giden yolcu otobüsü, yoğun kar yağışı ve tipi nedeniyle kayganlaşan yolda, kontrolden çıkıp, devrildi.
Kazada, İsmail Güneş (40), Ramazan Yegül (19) ve Lorin Naira Can (3) yaşamını yitirdi, 35 kişi de yaralandı. Lorin Naira Can’ın ölümü, başta sevdikleri olmak üzere tüm Türkiye’yi yasa boğmuştu.