Kimdir mesela o soldaki ince bıyıklı abi? Ortadaki “görkemli abla”? sağdaki delikanlı.. Zafer Arapkirli yazdı

 
 

 

GEÇMİŞ BAHAR MİMOZALARI…

Yer: Beşiktaş Pazarı’nın dibinde bir eskici dükkanı.
Antika parçalar da var, hiç alakasız sırf “çöpe atacağıma…” kabilinden o dükkana düşmüş binlerce nesne de.
Su bardaklarından çay kaşıklarına, kitaptan peçeteye, terlikten ayakkabıya, hatta eski dikiş kutusundan vazoya kadar aklınıza gelebilecek her şey.
Tam bir eskici dükkanı..
Belki onbinlerce parça eşya, biblo, araç gereç, kırık ayna, yırtık elbise, eski plaklar, kasetler, kırık dökük hesap makinesi, fotoğraf makinesi… Ne ararsan.

Onca şeyin arasında şu çerçeve dikkatimi çekti.
Kimin evinden ne zaman “düşmüş” buraya. Merak ettim.
Kim alır mesela bunu?
Kaç para verir karşılığında?

Belki bir tanıdık? Bir akraba? Kimdir bu insanlar?
Kimdir mesela o soldaki ince bıyıklı abi?
Ortadaki “görkemli abla”? sağdaki delikanlı.
Bir ana ve oğulları mı?
Nasıl bir öykü gizli o çerçevede?
(Belki burayı okuyan tanıyıverir bu insanları.. Aaa.. şu bizim ….abla değil mi bu? Deryadil Sokak’ta otururlardı bunlar.. Annesi vardı …..hanım Teyze” diye çıkıp anlatıverir.)

Al ve üzerine 3 cilt bir roman yaz.
Belki öyle bir senaryo gizli ki o yaldızlı çerçevede, bugüne kadar eşi menendi yazılmadı.
Öylece durup bakakaldım önünde dakikalarca…
Görenler, tanıdığım birilerinin fotoğrafı sanmıştır.
O kadar etkilendim yani.
Ve dedim ki kendime:
Kimsenin fotoğrafları böyle eskici dükkanına düşmesin.
Herkes sahiplensin anılarını, nesilden nesile aktarsın.
Elden ele geçsin.
Duvarlardan inmesin.

Zafer Arapkirli