Gençliğimde fena yakışıklıydım, öyle ki kızlar teklif eder, aşk mektupları yazardı… Şırnak’ta kaldı o yakışıklı gençliğim.
Orta yaşım ketoyla – Quasimodo arasında geçti, baktım tipim kayık ve asla skorer biri değilim. Sosyal, kültürel, yazımsal çalışmalar, uzak açı fotoğraflar vss vsss derken… Güzel sevgililerim oldu, sıradan değil, muhteşem aşklar yaşadım.
Son 2 yılda çok yoruldum, yıprandım; saçıma sakalıma aklar, karadan çok düştü, Cem babaya – barış abime benzedim, zararı yok ikisini de çok severim… Bugün Edremit’te kulaklığımı takıp bir parça açtım, motorda sol şeridi kapatırken, saçlarımı saldım, güneş gözlüğümü fırlatıp attım, sağ sinyali yaktım, gaza yüklendim… Edremit ışıklarda peşime beyaz bir jeep takıldı, jeep sürekli selektör yapıyor, peşimden ayrılmıyor, umursamadım, sol şeritten yardırdım güreye geldim. güre ışıklarda jeep geldi dibimde durdu, ben sola güre içine girdim, jeepte girdi; o an ulan dedim ” – Kesin malum itler vuracaklar beni. ” Bu düşünceler içinde motoru park ettim, kameralı işletme olan palasa girdim, kendime çay ve su söyledim. Elim belimde, gözüm palasın kapısın da… O sırada üç serseri hatun yanaştı yanıma ve
– Siz Murat Ceylan sınız değil mi? dedi Evet dedim. Kızlardan biri
– Annemiz 20 yıllık takipçiniz, kendisi 3 yıldır felçli arabada oturuyor, onun için yanımızdaki bir kitabınızı, imzalar mısınız? dedi…
– Olur tabi, imzalarım. dedim. Kızlar yürüdü, ben yürüdüm… Arabaya – beyaz jeepe geldiğimizd;e zümrüt gözlü bir kadınla karşılaştım, ben bu kadını 30 yıl önce görsem, kesinlikle ona yeni yetme bir aşık olurdum. Arabadaki kitabı dört bayan adına imzaladım, o an o felçli hanım…
– Sana sarılabilir miyim dedi,
– Bundan mutlu olurum. dedim.. Sarıldı ve tam kalbimden öptü beni..
Gençliğimde fena yakışıklıydım, öyle ki kızlar teklif eder, aşk mektupları yazardı… Şırnak’ta kaldı o yakışıklı gençliğim.
Orta yaşım ketoyla – Quasimodo arasında geçti, baktım tipim kayık ve asla skorer biri değilim. Sosyal, kültürel, yazımsal çalışmalar, uzak açı fotoğraflar vss vsss derken… Güzel sevgililerim oldu, sıradan değil, muhteşem aşklar yaşadım.
Ta ki beni kalbimden öpen; o felçli kadının, o içten öpücüğüne kadar… Bugüne kadar asla, iki coşkulu kalbin; daracık bir araba içinde, ruhsal bir bütünlük ritüelin de; böylesine asil sevişmesini, hiç yaşamamıştım.
Anlayanlar anlamayanlara anlatsın lütfen.
Sevgilerimle Murat Ceylan Murat Ceylan
Murat Ceylan
