Dünyayı yelkenlisiyle tek başına dolaşan ünlü Türk denizcisi Özkan Gülkaynak sitem ve kırgınlık dolu açıklama yaptı

Dünya denizlerinde yaptığı cesur atılımla birçok Türk gencine örnek olan ünlü denizcinin içi sitem ve kırgınlık kokan açıklaması şöyle:

Değerli Arkadaşlar,

Bir süredir gerek özelden, gerek direkt olarak bir çok denizsever İstanbul Tuzla da bir tersanede imal edilmekte olan KAYITSIZ IV teknesi hakkındaki son gelişmeleri soruyor ve bilgi almak istiyor.Bu konuda yanlış anlamalara son vermek ve beni takip edenleri bilgilendirmek için aşağıdaki açıklamayı yapmam zorunlu olmuştur :

Her zaman ifade ettiğim gibi bu dizaynın mühendislikçalışmaları ve kesim dosyalarının hazırlanması genç Gemi İnşaat Mühendisi Burak Acar kardeşim tarafından gönüllü olarak yapılmıştır. Bunu belirtmemin sebebi, Burak Acar gibi Gemi İnşaat Mühendislerinin özgün tekneler tasarlamasını teşvik etmek, yerli yat yapım sanayisini güçlendirmesine bir parçada olsa katkıda bulunmaktır. Türk amatör denizciliğinin gelişimi için, ülkedeki mühendislik ve imalat sanayisinin gelişmesinin sadece denizciliğe değil, aynı zamanda içeride atıl duran, potansiyeline göre yeterince gelişememiş dev bir sektörü uyandırarak ülke ekonomisine fabrikalar yapılmış gibi üretim katkısı sağlayacaktır. Burak kardeşim aylarca vakit ayırarak, çoğu zaman benimle yan yana oturarak bir eskiz üzerinde hazırladığım endazeyi modern bir tersanenin imal edeceği biçimde projelendirdi. Teknenin imali için gerekli olan kesim dosyalarını hazırladı.KAYITSIZ IV teknesinin dizaynı benim 50 yıllık denizcilik yaşantımın olgunlaşmış bir meyvesidir.

Uzun yol, açık deniz tekneleri ve bu boyutta saç tekneler arasında her iklime ve her koşula uygun niteliklere sahip bir üst enlem teknesidir(high latitude sailboat)Piyasadaki stok planlarla kıyaslanamayacak kadar bilgi yoğunlukludur.

Bu teknenin dizayn haklarını, dizaynında en çok emeği geçen Burak Acar a hiçbir karşılık beklemeden verdim. Bundan da büyük bir mutluluk duydum.

Belki ilk defa duyacaksınız; bu tekne ile Norveç Fiyortları ve Kuzey Okyanusunun Arktik bölgelerine seyir yapmak, o bölgelerde kış geçirmek gibi planlarım vardı. Bütün bu gelişmeler sonucunda ülke tanıtımına olumlu katkı sağlamak,yeni kitaplar oluşturmak gibi amaçlarım vardı. Hatta, kitabımın ismini bile aklımdan geçirmiştim. Kitabın adı büyük olasılıkla ”ÖZGÜRLÜK HATTININ KUZEYİNE” olacaktı.

Bu tür girişimler ve ortaya çıkan kitaplar asırlarca ülke tarihinde yer almakta ve asırlar sonrasında gelecek insanları bile etkilemektedir. Düşünsenize özgün bir Türk teknesi okyanuslarda dolaşıyor, bir çok ülkeyi ziyaret ediyor ve ülkenin amatör denizcilik tarihinde yer ediyor. Bu tekne aynı zamanda benim son teknem olacaktı ve Kayıtsız III teknesi de bir deniz müzesine bağışlanacaktı.

Bu teknenin imalatını gerçekleştirecek güvenilir bir tersane araştırırken, İstanbul Tuzladan bir tersane beni arayarak, tekneyi çok beğendiklerini kendilerinin de seri olarak üretmek istediklerini ifade ettiler. Karşılığında da bana ücretsiz bir “kabuk” vereceklerini vaat ettiler. Hatta o sırada KAYITSIZ III teknesi ile bu seyri gerçekleştirmeye karar vermiş, soğuk iklime karşı tekneye izolasyon yapıp yeni bir dizel soba takmakla meşguldüm. Sobanın baca deliğini güzelim tik güverteyi kesip, 15 cm çapında bir panç ile açmaya hazırlanırken, bir anda elimdeki matkabı yere koyarak işlere ara verdim. Birkaç gün düşünüp değerlendirdikten sonra, ilave şartlarımı bildirerek teklifi kabul ettim. Tersanenin tüm dünyada tanıtımını yapmak zaten benim milli hislerimle ilgili ,bana mutluluk veren şeyler. Aksini zaten yapmam mümkün değil.

Burak Acar tersaneden projenin gemi mühendisleri odasına kaydı dışında bir ücret talep etmedi. Sadece her imalattan bir miktar yüzde üzerinde anlaşıldı.Teknenin yapımına yaklaşık 1 yıl önce başlandı. Çoğunuz süreci merakla ve heyecanla takip ettiniz.2 adet üretilen teknenin bana ait olanı yaklaşık 2 ay önce büyük oranda tamamlandı.

Sona yaklaştıkça tersane tarafından işin en başında ne yazılı nede sözlü olarak aramızda konuşulmamış ciddi maddi bedeller talep edildi ve kabul edemeyeceğim koşullarla düzenlenmiş bir sözleşme ortaya çıkararak imzalamamı talep ettiler. Tüm bunların ötesinde sözleşme içeriğinde, adeta dayatmayı andıran cezai şartlar yer almaktaydı. Oysa ki, bana dayatılmaya çalışılan bu maddeler zaten benim tersaneye iyi niyetle fazlasıyla vermeyi amaçladığım şeylerdi. Ancak en başından yazılı sözleşme imzalamayı reddedip, sözlü olarak dahi ifade edilmeyen talepleri tam teknenin faturasının kesileceği anda, emrivaki olarak karşıma çıkartmak iyi niyetle bağdaşmayan uygulamalardı. Yukarıda kısaca tarif etmeye çalıştığım koşullar altında bu tekneyi talep edilen koşullarda ve ciddi bir bedel ödeyerek almam mümkün görünmemektedir. Bu, tamamen bir prensip meselesidir. En başında önüme konsa kesinlikle imzalamayı reddedeceğim sözleşmenin, sanki çaresiz durumdaymışım gibi teknenin bitim aşamasında önüme konmasının, ciddi maddi bedeller talep edilmesinin; bırakın amatör ve profesyonel denizciliği, ticari ahlakla da bağdaşmadığını düşünüyorum. İşin maddi boyutu bir yana, güvensizliğe dayalı koşullar altında, karşı tarafın gönlü olmadan bana içine servet konularak teslim edilse bile bu sunum beni tatmin etmez. Düşünün; fırtınalar içinde, okyanuslarda can mücadelesi verirken aklına kötü hatıraların gelmesini hangi denizci ister? Gerçek bir denizci teknesinin imalatını gerçekleştireni sevgi ve saygı ile anmak ister. Gerçek denizci teknesiyle arkadaş olur, onu mal gibi değil ,can gibi görür. Burada benim maddi ve manevi kayıplarım elbette çok var. Ancak bunu problem bile etmem. Asıl kayıp ise, Türk denizciliğinin ve bizleri takip eden siz arkadaşlarındır.

Ben politikacı değilim. Ülkeme deniz projeleri ,özgün tekneler ve kitaplar kazandırarak, kitlelere denizciliği aşılayarak kendi çapımda hizmet etmeye çalışıyorum.

Benden talep edilen maddi tutarın bir kısmını ödemeyi de kabul etmeme rağmen, tersane tarafından dayatılan sözleşme koşullarından geri adım atılmadığı için, teknenin imalatının tamamlanması ve tarafıma teslimi askıda beklemektedir. Bu aşamada, tersane nezdinde yaptığım sözlü ve yazılı girişimler sonuçsuz kalmıştır. Bir süre daha tüm iyi niyetimle bekleyeceğim. Sorun iyi niyetle çözülemezse yeni bir tekne ile karşınıza çıkacağımdan hiç şüpheniz olmasın.

Sizleri boşu boşuna beklenti içine aldığım için, benden kaynaklanan bir hata varsa bunun için özür diler, katkılarından dolayı Poseidon Ltd.Şti’nden Sn.Burak Acar kardeşime tekrar teşekkür ederim.

Özkan Gülkaynak

Kaynak: Facebook