1993’te Saraybosna’nın Romeo ve Juliet’ini keskin nişancılar öldürüldü. Biri Sırp biri Bosnalı Müslümandı. Tam 8 gün cesetleri sokakta kaldı. Fuat Çimen etnik ve faşist kafaların neler yaptığını bir kez daha hatırlattı

18 Mayıs 1993'te Saraybosna’nın Romeo ve Juliet'i keskin nişancılar öldürüldü. Biri Sırp biri Bosnalı Müslümandı. Tam 8 gün cesetleri birbirlerine sarılmış vaziyette sokakta kaldı..

Saraybosna’nın Romeo ve Juliet’inin ölümünün üzerinde 26 yıl geçti : Hiç kimse bu kadar sevilmedi.

26 yıl önce 18 Mayıs 1993’te Saraybosna’nın Romeo ve Juliet’i öldürüldü.
Boško Brkić ve Admira Ismić, 1984’te Saraybosna’da Olimpiyatların yapıldığı o güzel yılda tanışmışlardı. Ve hatta 1984 Saraybosna Olimpiyatları sırasında ilk kez karşılaşmışlardı. Aşkları dokuz yıl sürdü. Bu aşk hikayesinde farklı olan şey, ne kendilerinin ne de ebeveynlerinin Boško’nun Bosnalı Sırp ya da Ortodoks Hristiyan ve Admira’nın Boşnak bir Müslüman olmasını umursamamalarıydı.

1992’de, savaş başladıktan sonra, Boško’nun ebeveynleri şehri terkettiler. Annesi Rada yalvarmasına karşın Boško, Admirasını bırakamayacağını belirterek ayrılma teklifini kesinlikle reddetti. Savaşın kısa sürede biteceğini, şehirin hızla eski güzel günlerine döneceğini düşünüyorlardı.

Ne yazık ki sonuna kadar bekleyemediler.

Boško’nun yaşamı Sırp kuşatması altındaki Saraybosna’da hiç de kolay olmadı. En azından duygusal olarak ciddi baskı altında hissediyordu kendisini. Admira ve Boško aşklarını ve yaşamlarını koruyabilmek için en doğru yolun şehri terketmek olduğu gerçeğine vardılar.

1993 Mayısında Republika Sırpska Ordusu ile Bosna Hersek Ordusu arasında bu çiftin diğer tarafa geçerek şehri terketmesi konusunda antlaşma sağlandı. Bu Vrbanja köprüsünden Grbavica’ya geçerek olacaktı.

Admira’nın annesi Nejra çok ağladı, gitmeleri konusunda aynı görüşte olmayan baba Zijo ise hiç konuşmadı. Ancak Admira Boško’yu bırakmak istemedi. 18 Mayıs 1993’te harekete geçtiler.

Amerikalı muhabir Kurt Sork, bu trajik aşkı 1993 yılında Reuters aracılığı ile dünyaya duyurmuştu. Dünyanın da devreye girmesi ile her iki taraftan da yetkililer çiftin şehiri bölen hattı geçmesine izin verdiler.

”Boško and Admira Miljacka’nın sağ kıyısı boyunca en az 500 metre yürüdüler her iki taraftan da askerlerin tamamen görüşü altındaydılar. Boşnak tarafının kontrolu altındaki bölümden, Sırpların kontrolu altındaki Grbavica yerleşim birimine geçtikten sonra birileri onlara saldırdı.” diye yazdı Sork o günü anlatırken.

Keskin nişancının ilk mermisi Boško’ya idi; hemen orada öldü.
İkinci mermi Admira’yı vurdu; ölümcül derecede yaralanmasına karşın, son gücünü sevgili Boşnak’ına ulaşmaya harcadı.
Sürünerek Boško’ya ulaştı, ona sarıldı ve son nefesini verdi.
Birbirlerine sarılmış olarak öldüler.

Bu resim tüm dünyaya ulaştı. Saraybosna’nın Vrbanja köprüsünde birbirlerine sarılmış olarak öldüren Boško ve Admira’nın fotoğrafı bütün dünyada görüldu.
CNN onları Saraybosna’nın Romeo ile Jüliet’i olarak adlandırdı. Cesetleri kimsenin ulaşamadığı bu bölgede bir anıt gibi günlerce kaldı ve ancak 8. gün caddeden kaldırıldılar. Lukavica’daki mezarlığa gömüldüler.

Savaştan sonra 1996 yılında Admira’nın ailesinin istemi üzerine bedenleri Saraybosna’ya transfer edildi ve Lava mezarlığına gömüldüler. Admira ve Boško cinayetiyle ilgili soruşturma hiçbir zaman gerçekleştirilmedi ve katilleri tespit edilmedi.

2013 yılında Zabrenjeno Pušenje, Admira ve Boško’nun büyük aşkını şarkılarında ölümsüzleştirdiler:

– Ma kakva Julija, ma kakav Romeo… Niko se nije tako volio / Jüliet gibi, Romeo gibi…Hiç kimse bu kadar sevilmedi.

Etnik ve dini olarak parçalanan bir ülkedeki, bu aşk savaşın ne kadar anlamsız olduğunun sonsuza dek bir göstergesi olacaktır.

Kaynak: Fuat Çimen
Kaynak: Bosna Sancak Akademik Kültür ve Tarih Vakfı
Facebook

18 Mayıs 1993’te Saraybosna’nın Romeo ve Juliet’i keskin nişancılar öldürüldü. Biri Sırp biri Bosnalı Müslümandı. Tam 8 gün cesetleri birbirlerine sarılmış vaziyette sokakta kaldı..
18 Mayıs 1993’te Saraybosna’nın Romeo ve Juliet’i keskin nişancılar öldürüldü. Biri Sırp biri Bosnalı Müslümandı. Tam 8 gün cesetleri sokakta kaldı.
18 Mayıs 1993’te Saraybosna’nın Romeo ve Juliet’i keskin nişancılar öldürüldü. Biri Sırp biri Bosnalı Müslümandı. Tam 8 gün cesetleri sokakta kaldı.