1978 hha hatırası.. Kimler yok ki fotoğrafta.. Hürriyet Gazetesi’nin geçmişi böyledir

Bir fotoğraf çok şey anlatır. Fotoğraf insanla yaşam arasında bir köprüdür. Eğer bir albümde saklanmışsa, geçmişin en canlı tanığıdır.

Bu fotoğrafta, geçmişten bugüne düşen değerli bir anıdır. Değerlidir, zira bir zamanlar Hürriyet Haber Ajansı bürolarında zor koşullar altında çalışan Anadolu mücahidi meslektaşlarımıza aittir. Hürriyet Gazetesi satılınca adı değişen ve bugünki Doğan Haber Ajansı olan Hürriyet Haber Ajansı’nın. Rumuzu (hha) idi. Hürriyet Haber Ajansı, yurt içindeki 30 bürosu ile Hürriyet’in Yurttan Sesler Korosu idi.

O dönemlerde şimdiki teknolojik imkanlar yoktu. Omuza asılan bir fotoğraf makinası, büroda bir teleks, daktilo, varsa merkeze resim gönderme imkanı sağlayan bir tele-foto,telefon, bir iki masa, bir kaç sandalye ve küçücük bir karanlık oda ile neler yapılmazdı ki ?..

Büro elemanları, Hürriyet’in birer mücahidi idi. Dağ-taş, dere-tepe, gece-gündüz demeden, büroya bağlı il ve içe muhabirleri ile haber peşinde koşarlar, diğer gazetelerin sayfalarında göremediği en atlatma haberleri yaparlardı. Hürriyet yönetimi, yurt bürolarına o kadar önem verirdi ki, büro şeflerini senelik bilgilendirme toplantıları için İstanbul’da toplar, seminerlerle karşılıklı iletişim köprüleri kurardı.

İşte bu fotoğrafta, 1978 yılında İstanbul’da düzenlenen senelik toplantılardan birine ait. Toplantıda kimler yok ki;
Nezih Demirkent (Genel Müdür), Hakkı Öcal (Yazı işleri müdürü), Seyfettin Turhan (hha Genel Müdür Yardımcısı), Nejat Seçen ( İzmir), Ertuğrul Kale (İzmir), Cemil Özyıldırım (İstanbul) Sezai Bayar, (Ankara), Kenan Gedikoğlu (Adana), Uğur Gürsoy (Samsun), Aziz Halkapınar (İzmir), Abdulkadir Kalender (Antalya), Murat Turgu (Edirne), Talat Polat (Diyarbakır), Mahmut Sabah (Kayseri), Erkan Nigiz (Kocaeli), Ali Yılmaz (İstanbul-spor), Özkan Ağar(İzmit) 39 yıl öncesine ait bu fotoğrafta, bugün yüzlerinden tanıdığım, ama isimlerini hatırlayamadığım diğer büro şefleri.

Hürriyet’i Hürriyet yapan bu meslektaşlara bir nostalji bırakıyor, hepsini saygıyla selamlarken, hayatta olmayanlara da Tanrıdan rahmet diliyorum.

Cemil Özyıldırım