…porqué el alma prende fuego cuando deja de amar”
…çünkü ruh sevmeyi bıraktığında alev alır”!
Böyledir bu güzel İspanyolca şarkının anlamı.
Sevmeyi bırakırsan ruhun yanar, bitersin.
Takım sevmenin anlamı da böyledir.
“…ruh sevmeyi bıraktığında alev alır” yanar.
Beşiktaş’ta bence durum böyle..
Bir kulübün ilkeleri, takımın ‘dna’larıyla oyanınrsa ortaya çıkacak gerçek de budur!
Aslında o şiierdeki gibi “Herkes biliyor da Beşiktaş’ta neler olup bittiğini”, kimse yüksek sesle söyleyemiyor.
Ancak yanlış değişiklikleri yazamamak da tarihi hata olurdu.
Orta sahaya Atiba gibi bir adam alınacağına Burak’ı çıkartıp Mustafayı almak, Mirin’i çıkartıp Caner’i almanın izahı ne olabilirdi ki…
Oysa orta sahada baskı kuracak bir adama ihtiyacı vardı Beşiktaş’ın..
Elbette bir kez daha hırsına yenik düşen Quaresma’yı saymak gerekiyor..
Beşiktaşlı taraftarların üzülmelerine gerek yoktu aslında çünkü sezon başından hatta geçen meneden beri takım iyi futbol oynamıyordu.
Bu maçta da elinizi kalbinize koyun Allah aşkına özellikle ilk yarı Beşiktaş ne futbol oynadı?
Taraftar bile sıkıntıdan doğru dürüst tezahürat yapmadı.
Hatta kimse maçın havasına giremedi.
Madem Burak kurtarıcı olarak ve büyük santrafor olarak 2.5 yıllığına bu takıma alındı, e o zaman neden ikinci yarı neden oyundan alırsın, ısrarla aldırdığınız adamı?
E hazır değilse neden ilk onbirde başlatırsın adamı?
Daha neler neler var..
Nereden tutsan elinde kalıyor arkadaş..
Hele hele bir de adamın ruhu yanmışsa yapacak bir şey kalmıyor…
…çünkü ruh sevmeyi bıraktığında alev alır”mış, yanarmış…
…porqué el alma prende fuego cuando deja de amar”
Maalesef durum bu…
Söylenesinize 5 yıl kesintisiz şampiyon olabilecek bir takım nasıl bu hale geldi?
Birinin bunu açıklaması lazım..
Aslında herkes biliyor durumu…
Mısır’daki “sağır sultan” bile biliyor durumu…
Neyse OC kaçar anam babam…
En Kalbi Muhabbetlerimle…
Ben CAN; Orhan Can…
Not: O şarkının ismi “El Desierto”dur.
Anlamı “Çöl”.
Lhasa de la Sela söyler.
