ÇAM AĞACI YÜZ YIL DA BİR KEZ ÇİÇEK AÇARMIŞ.
İŞTE BU KIYMETLİ ÇİÇEK BOSKOVİÇ’E ARMLAĞAN OLSUN…
TÜRK SPORCULARIMIZ İSE YURT DIŞINDA YÜZÜMÜZÜ GÜLDÜRDÜ.
EMRE MOR’UN İNGİLİZCESİ…
İlginç bir toplum olduk. Ispanaktan zehirlendiğimiz ve kafileler halinde hastanelere yattığımız hafta sonunda yurt dışındaki gençlerimizden gelen güzel haberlerle yüzümüz güldü.
Bakınız ve okuyunuz haberlere.
Çağlar Söyüncü, Leicester’in golünü attı. Ozan Kabak Shalke 04’ün golünü attı. Enes Ünal, Real Valladolid’in golünü attı.Cenk Tosun Everton’un golünü attı. Kaan Ayhan, Fotruna Düsseldorf’ta iki asist, Yusuf Yazıcı Lille’de iki asist, MERT Çetin Roma’da ilk kez 11’e girdi, Cengiz Ünder nihayet takıma döndü ve basketbol de NBA’de Furkan Korkmaz son saniyede attığı üçlükle takımını galibiyete taşıdı.
Ben ne yapayım ülkede oynanan kısır futbolu.
ÇAM ÇİÇEĞİ BOSKOVİÇ’E ARMAĞAN OLSUN.
Bu arada yeni şey öğrendim. Çam ağacı yüz yılda bir kez çiçek açarmış. Çam ağacı diğer bitkiler gibi bariz bir şekilde çiçek açan bir tür değildir. Ormanlık alanlarda gördüğümüz gibi kozalak dediğimiz bir çiçeğimsi yapısı vardır. Bu kozalak ilk ortaya çıktığında kapalıdır. Daha sonra o kozalak tam yüz yıl sonra patlayıp o güzelim çiçek haline dönüşürmüş.
İşte bu güzel çiçeği de kadın voleybolunda tek başına takım gibi oynayan Eczacıbaşılı oyuncu Boskoviç’e armağan etmek istiyorum. İnanılmaz bir sporcu. Sol eliyle vurduğu smaçların önünde durmak her kesin harcı değil. Dün oynanan FB maçında tam 36 sayı yaptı. Geçen hafta da GS’yi duman etmişti. Hele dünkü maçta sonuncu, yani 5. Setteki 15 sayının 11’ni Boskoviç aldı. Bu nedenle Çam ağacının o nadide çiçeğini sonuna kadar hak etti.
Bizim liglerimizden hiç bahsetmek istemiyorum. Hiçbir takımın tadı ve tuzu olmadığı gibi yönetenler, özellikle de Ortası, Yanı, Dördüncüsü, VAR’ı ve Avar’ı ile hakemlerle her geçen günde batağa saplanan bir lig.
İşte bu sebeple pek seyretmiyorum. Onların yerine Snooker, Voleybol ve Basketbol gibi sporları tercih ediyorum.
EMRE MOR’UN İNGİLİZCESİ.
Asıl mesleği kabzımallık olan spor yorumcusu, eski futbolcu, eski hakem Erman Toroğlu, son Galatasaray- Rizespor maçından sonra Emre Mor’un İngilizce olarak yaptığı açıklamadan sonra ekranda aynen şunları söyledi:
”Emre Mor kardeşim sende Türk pasaportu var. Üç buçuk yıl geçmiş. Sen bu konuşmayı utanmadın mı Türkçe yapmadığına?”
İyi güzel de sevgili Erman Toroğlu sen ne yapıyorsun? Ekranda seni milyonlar hemen hemen haftada beş gün izlerken yaptığın o güzel Türkçe konuşmalarını hiç süzgeçten geçirmeden savuruyorsun. Neler mi söylüyorsun?
“Bunlardan bir cacık olmaz, Hadi ulan yürü git be sende”
Daha eskiden söylediklerin ekşi sözlükte geziyor, açta oku;
“Bu aynen dış gebelik gibi bir şey hocam!..
Serhat ari gibi; ama iktidarsız ari gibi, sokamıyor, sevgili Şansal. Yok öyle vereceksin hakkını, bazıları ayaküstü sex yaptığını zannediyor, hocam Halamın bıyıkları olsa …”
Şimdi bunlar küfür mü diyeceksin?
Evet, küfür sayılmaz. Biraz kabzımal ağzına benzer sözcükler. Zira iyi bilirim. Çünkü gençliğimde lise öğrencisi iken Adapazarı’nda Merkez Hal’de 17 Numarada Özgenlerin Kabzımal dükkanında tam 6 yıl katiplik yaptım. Kabzımal katipliğinin patron olarak ne demek olduğu çok iyi bilirsin. Bizim rahmet tezgahtarımız Fötr Mustafa abide (Devamlı fötr şapka giydiği için lakabı öyleydi) buna benzer laflar ederdi.
Keşke sevgili Erman Toroğlu, sen de İngilizce öğrensen de bu sözcükleri İngilizce söylesen. Seni milyonlarca çocuk ve genç izliyor. Daha dikkatli olman gerekmez mi? Bak İngilizce gerçek küfürleri bile hakemler duymamazlıktan geliyor. Onun için Emre’yi o kadar hor görme. Onlar 5. Nesil. Buna bile şükür…
Hepinize iyi haftalar…
Not: Çocukları çok küçük yaşta spora yönlendirin başlıklı bir bölüm daha yazacaktım ama bu bile uzun oldu. Bizim kariler uzun yazıyı pek sevmiyor.
Faik Kaptan
