Sadece bir adam… (Bayern Münih – Beşiktaş maçı yazısı)

“Acizler için imkânsız, korkaklar için müthiş gözüken şeyler, kahramanlar için idealdir.” Mustafa Kemal Atatürk
Aklımda dönen bu cümleydi.
“Çıkın oynayın kardeşim” diyordu tabii içimdeki ses..
“O da insan sen de insansın! İstersen yenil, ama adam gibi yenil”!
Ama yendin mi, yeryüzündeki hiçbir şey adamı bu kadar mutlu edemez!
Elbette, kuralsız bir “Savaş” değildir bu!
Tıpkı, her farklı “sese” ve “renge” tahammül sistemi demokrasi nasıl ki bir kurallar silsilesidir, işte futbol da bir kurallar manzumesidir!
Ancak o kuralları uygulayacak olan da hakemdir.
Ne yazık ki, Türkiye’de hakemlerin durumu “Patatestir”.
Bu maçta ise hakem 16. dakikada nasıl işletti kuralı!?
Bir anlık anlaşmazlık top kaçırmanın sonucu bir adam eksilme oldu.
Hayatın normal akışı bozulunca da Beşiktaş bocalamaya başladı tabii..
Aynen, demokrasilerde akış aksayınca gidişatın “bozulması” gibi..!
Beşiktaş ona rağmen, 10 kişi kalmasına rağmen 3 önemli pozisyon yakaladı.
Beşiktaş’ın sahadaki bu ruhu, “demokrasilerde” muhalefete de örnek olmalıydı!
Haftalardır, abartılan, Avrupa aşağılık kompleksinin tavan yaptığı haber propagandası yapıldı.
O yere göğe konulamayan Alman takımı Vida’ya dua etmeliydi.
İlk golden hemen sonra Wagner Love çıkmalı ve Tosiç girmeliydi.
Beşiktaş ise 2. golü yedikten sonra o hareketi yaptı. Geç kalınmış bu hareket için futbolseverlerin “Ama demokrasi ne yapsın!?” demeye hakkı vardı!
Oysa hayatın kuralı “Gol atamıyorsan, gol yemeyeceksin”di!
Kısacası, “Gol atamayıp, bol bol gol yiyen” muhalefet gibi olmayacaksın!
Takım gibi olacaksın..
Sadece “1 derecenin”; yüz metrede, 1000 metrede ne kadar sapma yaptığını biliyor musunuz?
İşte; 11 adamda da, “sadece 1 adam” eksikliği bu sonucu yaratacak kadar sapma yapıyordu hayatta.
En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can..

21 Şubat 2018

Kaynak:
Cumhuriyet Gazetesi
www.cumhuriyet.com.tr