Bu yazıyı buraya koymayı unuttuk ya.. “Kibir ızdırabı..” Orhan Can yazdı

Orhan Can - şapka - Liman

“Kuşadası’na ilk gittiğimde çok kuş aramıştım, kuş sürüleri hiç yoktu: Sonra anlamıştım ki, kuş bizmişiz..”

Milli takım 4-4-2 ile sahadaydı.
Diziliş buydu..
Akıllarda ise hala “Prim” olayı vardı.
Hoca “Olay prim değil” dese de “Ayaklanmanın” özü paraydı!
Adil olmayan para dağılımı yani..
Hoca, “yok değil” dedi..
Ya peki ya neydi?
Hoca ile öğrenci arasında futbol dışında ne olabilirdi ki..
Bu açıklama bizi “kuş”yerine koyuyordu.
Doğru ya, Kuşadası’na ilk gittiğimde çok kuş aramıştım, hiç yoktu: Sonra anlamıştım ki, kuş bizmişiz.. Anlayış buydu!
Biz bu topraklarda yaşayan halkız…
Ülkemizi de uğrunda ölecek kadar severiz!
Aldığınız ve alacağınız paralar da sizin olsun..
4-4-2 mi oynatırsın, 4-5-1 mi, 4-2-4 mü, 4-3-3 mü ‘bilmezük’.. İstersen 4-65-95 eksi 7 oynat. İstersen “Ayşe tatile çıksın” oynat! İstersen “Ankara Havası” oynat! İstersen “Pis yedili” oynat!
Taktik “modellerinde” ne varsa onu oynat!
Biz, onu bunu‘bilmezuk’, ‘Anlamazuk’ kardeşim, galibiyet ‘beklerük’, başarı ‘beklerük’!
Tabii, bunları yazarken, durum 0-1 “taktiğiden” 0-2 oldu!
Her milli maç ayrı bir onbir…
İlk yarı, 2 forvet vardı ama kanatlardan destek yoktu!
0-2’den sonra Emre Mor işi sıkı tutunca kanat hareketliliği başladı. Son korner golü getirdi de 1-2 oldu…
İkinci yarı milli takımda 2 değişiklik vardı.
Bir stoper, bir orta saha oyuncusu girdi.
İlk devre 2 gol yedikten sonra tek forvete dönüldü..
Ben ve benim gibiler bu maçta, “Hatice’yi” değil “Neticeyi” bekliyorduk!
İkinci yarı, pozisyon verse de pozisyon bulan bir milli takım vardı.
E, adama sormazlar mı “ilk yarı neredeydiniz” diye? Sorarlardı elbet!
Cevabı basitti ama “öyle taktiğe öyle futbol”!
Gol atma arzusu pozisyon getirdi ve penaltı oldu.
Aslında Cenk yarattı penaltıyı!
Hakan Çalhanoğlu 2-2 yaptı!
Milli takım Beşiktaş gibiydi.
Yanlış kadroyla başladı, ikinci yarı “Dirildi”!
Emre Mor ikinci yarı adeta “Atom Karıncaydı”!
Maç 2-2 bitti..
Kaderimiz de “Kibir ızdırabına devam” dedi!

En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can..

Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi