Bu yazı 4 Haziran 2011 tarihinde “Brüksel’deki 2 ünlü Fenerli kimdi” başlığı ile yazılmıştır.
Brüksel’deki 2 ünlü Fenerli kimdi!
“Hayat seni güldürmüyorsa, espriyi anlamadın demektir”
Zaten kadroyu okuyunca herkes gibi ben de kaygılanmıştım.
Hiddik, evde oturan futbolcuları takıma almış sanki..
Her halde, bunlar sezon boyunca fazla maç yapmadı, “dinlenmişlerdir” diye düşündü..
“Chalsea takına gidecekmiş.. Aman aman, arkana bakmadan git..” diyorum..
Dışavurumcuyum ya.. O yüzden yani..!!
Volkan’ın kötü pası Çağlar’ın top rakibe kaptırması ile maçın başında moralim bozuldu.
Ama umudum bitmedi.
Çünkü, hayat umudun goncasıdır.. Sevdalısıdır..
Yavuklusudur.. Ayrılamazlar..
Leyla ile Mecnun misalidir yani..
Umudun bittiği yerde HAYAT biter unutmayın..!!
Kutsal kitabın son suresini okuyun..
“Umudun bittiği yerde o zaman, O da size yardım edemez” der, mealinde..
İşte, gördünüz mü, Arda rakibinin belini kırdı ve ortasını yaptı.. Hem de yerden..
Burak Yılmaz da attı..
“GOLLL” diye bağırıyoruz hep beraber..!!
“Aşk olsun sana çocuk aşk olsun” diyorum..
Umudun tükenmediği anlar bunlar..
Ve ben bahtiyarım..!!
“Bahtiyarım” dediğimde de aklıma büyük şair Nazım Hikmet geliyor..
Hani, hiç UMUDU TÜKENMEYEN ADAM var ya, O işte..!!
Bugün, onun ölüm yıldönümü..
Hani,
“Bugün pazar.
Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar.
………
Toprak, güneş ve ben…
Bahtiyarım…” diyordu ya.. (X)
Ben de bahtiyarım işte..!!
Umudum umut işte.
Sıkı Fenerliler Haber Koordinatörü Oğuz Güven ve Spor Müdürü Meriç Tunca maça gitti.
Brüksel’e.. 2 ünlü Fenerli Brüksel’de yani..
“Brükselli” Zeynel Lüle ve benim gibiler buradan destek veriyoruz bizim çocuklara..!!
“Gücüne güç katmaya geldik, Formanda ter olmaya geldik” diye bağırıyorlardır şimdi.
Oğuz masaj attı bize “Burada hava süper, ortam süper maçı almamız lazım” diye..
Ben de “Alın gelin o zaman” diye yanıt verdim.
İkinci yarı bedenimde “Taşikardi” durumu var.
Arada bir dışarıdaki teknelere bakıyorum.. Sallanıyorlar..
Sonra yıldızlara bakıyorum..
E, onlar da sallanıyor..
“Tekneler mi yoksa yıldızlar mı salınıyor” derken ekrana bakıyorum..
Sahada neler neler oluyor..!! Adrenalin manyağı oldum resmen.
Aman Tanrım, adamlar penaltı kazandı..
Veee, penaltıyı kaçırdı..
“Öldün” dediğim anda yeniden “Dirilme” budur işte..!!
Neden “Umudun tükenmemesi gerektiğini” anladınız mı..!!?
Dedik ya “Hayatın goncasıdır umut..”
Mehmet Topal’ı 78 dakika kenarda tuttuktan sonra oyuna aldı..
Bu zihniyeti HAYATI PROTESTO ETTİĞİM gibi PROTESTO EDİYORUM..
79.dakikada Volkan’ın o şuta karşı yaptığı reflekse, şapka çıkartıyorum şapka..!!
Artık uzatmalar, son 4 dakika..
Ve maç bitti.. 1-1
Hayalim daha büyüktü ama..
UMUDUN SON DAMLASI OLDU BU..!!
Brüksel’deki o 2 ünlü Fenerbahçeli de eminin benim gibi düşündüler.
Çünkü onlar, benim arkadaşım.
Tanırım ben onları…
Gerçi, belli ki milli takım beraberliğe razı olarak sahaya çıkmış.
Adamlar dünyayı kaçırdı..
Sahaya sürülen 11 ve yapılan değişiklikler bunu gösteriyor..
Sahaya girenler değil çıkanlar dillere destandı.
Neyse OC kaçar..
En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can..!!
(X) NOT yani:
Ve, umudu ölene kadar hiç tükenmeyen büyük şair Nazım Hikmet’in içeri alınıp, hücreden ilk kez havalandırmaya çıkartıldığı gün yazdığı şiir size “UMUDUN GONCASI” olsun amacıyla sizlere armağan olsun..!!
“Bugün pazar.
beni ilk defa güneşe çıkardılar.
Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün
bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar geniş olduğuna şaşarak
kımıldamadan durdum.
Sonra saygıyla toprağa oturdum,
dayadım sırtımı duvara.
Bu anda ne düşmek dalgalara,
bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
Toprak, güneş ve ben…
Bahtiyarım..”
Kaynak: www.hurriyet.com.tr 4 Haziran 2011
http://www.hurriyet.com.tr/bruksel-deki-2-unlu-fenerli-kimdi-17952631
Yorumlardan bazıları:
Bazen döktürüyorsun.. Kalemine sağlık Sayın Can Orhan Can…
Uğur Onur Urhan
