Yazık ki ne yazık.. Cezayirli Hasan Paşa Köşkü.. Sahipsiz.. Oysa Hasan Paşa mal varlığını devlete bağışlamıştı.. Bu mudur bu işin sonu.. Bu fotoğrafı ünlü gazeteci Hakan Kumuk çekti

Fotoğraf Hakan Kumuk

Yıkılmamak için direnen Cezayirli Hasan Paşa köşk..

Üvecik ve Mahmudiye köyleri arasında Yerkesiği mevkiindedir.
Cezayirli Hasan Paşa çiftliğinden geriye kalan kasır şeklinde bir kuledir.
Paşanın av köşkü olduğu da söylenir.
1785 yıllarında yapılmıştır.

Cezayirli Gazi Hasan Paşa,
(d. 1713 – ö. 19 Mart 1790).
III. Selim saltanatında 3 Aralık 1789 – 17 Mart 1790 tarihleri arasında sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamı ve askeridir.
Evcilleştirdiği bir aslan ile birlikte dolaşması ile meşhur olmuştur. 
Palabıyıklakabı ile anılırdı.

Cezayirli Hasan Paşa – Aslanla böyle gezermiş..

Hayatı

1713’de Rodosto’da (günümüzde Tekirdağ) doğdu.
Bazı kaynaklarda aslen Balkanlı Pomak olduğu bildirilmektedir.
Gençliğinde Cezayir ocaklarına yazılıp, orada yükselerek Tilimsan Beyliği’ne getirilmesi dolayısyla “Cezayirli” lakabını almıştır.
Osmanlı-Rus ve Avusturya savaşının devam ettiği 1738 yılında, Yeniçeri Ocağı’na kaydoldu ve bazı muharebelere katıldı.
Belgrad’ın kuşatılması sırasında gayret ve cesaretini gösterdi.
Nisan 1761’da kalyon kaptanı olarak Osmanlı donanmasına giren Hasan Paşa, 1762’de riyale, 1766’da patrona ve bir yıl sonra da kapudane rütbesine kadar yükseldi.
6 Temmuz 1770’te Çeşme Deniz Savaşı’nda Rusların Osmanlı donanmasını yaktığı haberini, Çanakkale Boğazı’na kadar gelerek bildiren Hasan Paşa’ya, beylerbeyi rütbesi verildi.
Rusların Çeşme faciasından sonra Limni Adası’nı kuşatması üzerine, adaya giderek oranın savunmasını üstlendi. Rusları adadan uzaklaştırmayı başardı.
Bu başarısından dolayı vezirlik rütbesiyle kaptan-ı derya tayin edildi.
22 Ekim 1770 – 27 Şubat 1774 tarihleri arası kaptan-i derya olarak görev yaptı.
Sonra Anadolu Valiliğine ve kısa bir süre sonra Rusçuk seraskerliğine atandı.
Ama Temmuz 1774 sonunda tekrar kaptan-ı deryalığa getirildi ve 19 Aralık 1789 tarihine kadar Kaptan-ı derya olarak görev yaptı.
Boğaz seraskerliği görevini de yaptı.
1773’te Sultan III. Mustafa ve sadrazamı ile birlikte sonradan Deniz Harp Akademisi adını alacak Türkiye’nin ilk askeri denizcilik okulunu kurdurdu.
Devlet idaresinin zayıflığı dolayısıyla yerel olarak idareyi ellerine alan Doğu Akdeniz bölgesi ayanlarıyla uğraştı. 1775’te Akka’yı geri aldı ve 1787’de Mısır’daki kölemen beylerini Kahire’den çıkarmayı başardı.
1789’da Rus Karadeniz donanmasını mağlup etti.
1789’da Özi kalesinin Ruslara eline düşmesi üzerine, muhaliflerinin aleyhinde yaptıkları propagandalar sonucu kaptan-ı deryalıktan azledildi.
Sultan III. Selim zamanında İsmail Kalesine serasker olan Hasan Paşa, gösterdiği başarılardan sonra sadrazam ve serdar-ı ekrem tayin edildi.
Hayatı sürekli cephede geçen Gazi Hasan Paşa, 19 Mart 1790’da Şumnu’da vefat etti.
Devlete sadık, gayretli ve sözünü esirgemeyen bir kişi olan Cezayirli Gazi Hasan Paşa, mal varlığının büyük çoğunluğunu devlet işlerine harcamış, öldüğünde tahminlerin çok altında bir servet bırakmıştır.
Ayrıca cömertliğiyle de bilinen paşa Osmanlı-Rus Savaşı çıktığında sefer masrafları için devlete 12.000 kese altın bağışlamıştır

Çeşme Kalesi önünde ve Kasımpaşa Meydanında heykeli bulunmaktadır.

Orhan Can – Cezayirli Hasan Paşa – Suat Yılmaz