Zülfü Livaneli’nin çok önemli bir yazısıydı. Özellikle Alevi dostlar iyi okusun

Gazeteci – Yazar Eray Emin Aydemir sosyal medyadaki hesabından bu yazıyı bu yorumla paylaşmıştı..

Zülfü Livaneli’nin çok önemli bir yazısı… Özellikle Alevi dostlar çok iyi okusunlar. Bu arada 13. yüzyıl Avrupa’da da çok şeylere gebe ilginç 🙂

Bir diğer detay Mustafa Kemal’in aldığı eğitimin yansıması…

İşte o yazı:

Gözlerinizi kapatmayın!

13 Yüzyıl’daki mucize

Bu anlayışların neden merkezi Osmanlı idaresi tarafından hoş görülemediği kolayca anlaşılabilir.

Çünkü Osmanlı sultanları, çok geniş bir alana yayılan imparatorluğu yönetebilmek için katı din kuralları olan ve bir nevi İslam Ortodoksluğu sayılan Sünni mezhebini tercih etmişlerdir. 13. Yüzyıl sonunda imparatorluğu kuran Sultan Osman ve Orhan’ın Alevi-Bektaşi inancına yakınlığı ve Yeniçeri Ordusu’nun Hacı Bektaş’a bağlı olması bu gerçeği değiştirmemiştir.

Özellikle 16. Yüzyıl başlarında İran’da yönetimi ele alan Türk asıllı Şah İsmail’in Anadolu Alevileri arasında çok sayıda taraftar toplaması, padişah Yavuz Sultan Selim’i çok rahatsız etti ve İran-Osmanlı savaşı öncesinde Anadolu’da çok büyük bir Alevi katliamı yaşandı. Hayatta kalanlar dağlara çekilip, saklanarak ibadet ve yaşamlarını sürdürmek zorunda kaldılar.

Bu savaşı Osmanlıların kazanması da Alevi inancının bir yönetim biçimi haline gelmesini engelledi. Yüzyıllarca baskı altında kalan Alevi-Bektaşi anlayışı, 20. Yüzyıl başlarında Jön Türk hareketinin kendilerine ilgi duymasıyla tekrar gün ışığına çıktı. Ve Anadolu’da bir direniş hareketi öğütleyen Atatürk, Hacı Bektaş’a vekalet eden manevi liderden destek aldı.

Cumhuriyet döneminde Aleviler, laikliğin , Atatürk reformlarının, kadın haklarının, çağdaş yaşam biçiminin ve sonra da sosyal demokrat hareketlerin yanında yer aldılar.

Mevlana’yı, Hacı Bektaş’ı, öğrenciler aracılığıyla Anadolu’yu çok etkilemiş olan Ahmed-i Yesevi’yi, Tapduk Emre’yi, Şeyh Edbali’şi, Ahi Evran’ı düşünün. Biz 13. Yüzyıl’da bir mucize yaşadık. Ne yazık ki bu mucize 21. Yüzyıl Türkiyesi’ni yeteri kadar aydınlatmıyor. Çünkü gözlerimizi kapatıyoruz.

Zülfü Livaneli