“Sevgili Yurtsan..”! Ercüment Erkul’un unutulmaz yazısı..

Sevgili Yurtsan

Sen gideli 3 sene doldu.
Ortak arkadaşlarımızla her karşılaştığımızda sohbetin ortasında sen varsın.
Biraz önce Nadir Elçi ile konuştuk seni.
Star.com.tr’yi ilk kurduğumuz 3-5 kişilik çekirdek ekibin içindeki Nadir.
“Yurtsan’a bir özür borcum vardı. Dileyemeden gitti” dedi.
Sordum Neden?
“İlk başladığımızda (2000 yılı) ben Yurtsan’ı çok iyi tanıyayamıştım.
Neler yapmak istediğini tam anlayamamıştım. Günler geçtikçe projelerinin öngörülerinin
ne kadar değerli olduğu daha iyi anlaşıldı.
Onun o yıllarda geliştirdiği elektronik medya projelerine bugün bile ulaşabilen yok.”
Çok haklıydı Nadir. O yaşasaydı; sosyal medya bugün olduğu yerden çok daha yaygın, etkin olurdu.
Yurtsan aramızdan ayrıldığın gün yazdığım yazıyı, sana bir kez daha gönderiyorum.
………………….

Adam gibi adam

Hayatla sürpriz olurmu be Yurtsan…
Bazı insanlar vardır.
İlk gördüğün gün içini ısıtır.
Görünüşü, duruşu, kişiliği.
Arkadaşlığı, dostluğu, dürüstlüğü.
Görüşleri, icraatları, mücadelesi.
Kısacası birçok özelliğine hayran kalırsın.
İşte ilk karşılaştığımda Yurtsan Atakan’ın bende bıraktığı özet buydu.

* * *

Yıllar yılları kovaladı.
Dostluğumuz her geçen gün daha da perçinlendi.
Bir tanıştık, bir çalıştık, bir daha hiç ayrılmadık.
Babiali’de arkanı dönebileceğin insan sayısı çok azdır.
Yurtsan bunların başında geliyordu.
Hiç kötülük olmayan koca bir kalbi vardı.
Düzdü, yalındı.
Eğilmez, bükülmez, başı dik.

* * *

Sürprizi seven bir adamdın Yurtsan.
Ama hayatla sürpriz yapılır mı be dostum.
Sağlığında kızdığın adamlar vardı.
Sana haksızlık yapanlar.
Yarı yolda bırakanlar.
Tembellik yapanlar.
Birçoğu cenazendeydi.
Onları bile üzdün.

* * *

Hastalığından bahsetmeyi sevmezdin.
“Nasılsın?” dediğimde, ustaca konuyu değiştirirdin.
Belli ki acını içinde yaşamayı tercih ediyordun.
Sen gittin belki kurtuldun.
Peki biz bu acıdan nasıl kurtulacağız.

* * *

Nur içinde yat koca kalpli adam.
Adam gibi adam.

Ercüment Erkul