ÖĞRENEMEDİNİZ BİR TÜRLÜ!…
Şunu öğrenin artık oğlum/kızım.
Cenaze namazı ve İstiklal Marşı sırasında canlı yayında olduğunuzda, TV’de görüntü üzerine konuşmamayı öğretemedik sizlere bir türlü…
O anlar, hem hazır bulunanlar için hem de TV başında izleyenler için (ölenin yakını olsun olmasın) duygu dolu anlar. Orada bir dini ritüel gerçekleşiyor. Duygular dorukta. Ya da İstiklal Marşı okunuyor.. Yine aynı şekilde.
Sen neden kendini “dışarı” çıkarıyor ve bizim de (senin sesini dinlemek suretiyle) dışarı çıkmamıza neden oluyorsun?
Biraz saygı yahu.. Orada “Kimler çelenk göndermiş, kim katılmış kim kimin yanında duruyor, kim elini kolunu nereye koymuş” gibi şeyleri anlatmanın zamanı mı? Sonra anlat onları. Ya da öncesinde…
Yahu, ne zaman öğreneceksiniz bu kadar temel şeyleri?
Sus be kızım. Bi sus. Sonra konuşursun. Cenaze namazı dediğin şey kaç dakika zaten? Secdesi bile yok. İstiklal Marşı dediğin kaç saniye zaten?
Bir sessiz duramaz mısın bu kadar süre?
O sırada haber yayını yaptığının ve o anda o namazın veya o marşın zaten “Haberin kendisi” olduğunu sana nasıl öğreteceğiz?
Muhabirinden yayın yönetmenine, rejiyi o anda yönetene kadar… Ne zaman öğreneceksiniz bunu?
Zafer Arapkirli
