Gazeteler neden satmıyor.. “Eğer senin başlığını birileri veriyor ise başlık ‘karbon kağıdı konmuşcasına’ aynı anda 7-8 gazetede yayınlanıyor ise ‘Basın Özgürlüğü’ yoktur. Elbette ‘Tiraj’ yoktur” Hayri Hiçler yazdı

‘SAYISAL MÜDÜR’..
Gazete tirajlarından yakınmaya
hiç mi hiç hakkın yok..
Göreve “Damdan düşercesine gelenler,
bu gerçeği göremezler ve bilemezler..
Acıdır!
Bundan tam 50 yıl önce:
Hürriyet “1 milyon”
Tercüman “döküntü ” makinelerle
750 bin satarken;
Daha sonra Günaydın;
1 milyonu geçerken;
GAZETECİLİK VARDI.
“Basın Ahlak Yasası” vardı.
Haber kutsal,
“Yorum Hür” dü.
Bu Yazı işleri müdürü,
Ya da bir Spor Sayfası sorumlusu;
Tek başlık için saatler boyunca düşünürdü.
“Bitmiş” sayfayı,
Baskıya giderken durdurduğum ve komple
değiştirdiğim günlerin sayısını hatırlamıyorum bile..
Emek vardı,
Alın teri vardı.
Ve kimse karışmazdı.
Eğer senin başlığını birileri veriyor ise,
Bu başlık “karbon kağıdı konmuşcasına”,
aynı anda 7-8 gazetede yayınlanıyor ise,
“Basın Özgürlüğü” yoktur.
Elbette “Tiraj” yoktur.
Ve yarım asır öncenin tirajının beşte biri yoksa,
bunun utancı çoktur.
70’lerde nüfusumuz ne?
Bugün ne?
Gerçek şu:
Bayi dedi ki:
“120 gazete geliyor, 96’sı iadeye gidiyor”
Bunun utancı ;Bizim gibi eskilere değil,
sizin gibi YALAKLARA AİT..
“Tornadan çıkmış gibi,
MİZANPAJ diye bir şey yok.
Açıyor bilgisayarı;
Bir yıl boyunca aynı sayfanın sadece
başlıkları değişiyor.
Haber akışı “Emir eri bakışı”
Yorumlar;
Ülkedeki tüm zeytinlerden çıkan yağı
ikiye katlıyor..
Ve anlı şanlı gazetelerin tamamı;
İNTER NET haberlerine atlıyor.
Adam “Siyasetten” zaten bıkmış.
Bilgisayarında bir gün önce okuduğu
haberler için seni niye alsın?
Sen de biliyorsun da;
“İŞ OLSUN” diye konuşuyorsun.

Hayri Hiçler