arkeoloji_dunyasi Sümela Manastırı
Başlangıç kilisesinin MS 375-395 tarihleri arasında Anadolu’da sıkça rastlanılan hatta Trabzon’da Maşatlık mevkiinde benzer örnekleri bulunan bir mağara kilisesi daha olduğu sanılmaktadır.
İlk kilisenin kuruluşu ile manastır formuna dönüşümünü içeren bin yıllık ara dönem henüz aydınlanamamıştır. (Anlatılan efsaneler var. Çok uzun bir yazı olmasın diye çok detaylı yazmıyorum.
Detaylara bakmanızı tavsiye ederim.)
Bununla birlikte, 1204 tarihinde kurulan Trabzon Kommenosları prenslerinden biri olan iii. Alexios’un(1349-1390), manastırdaki freslerde sıkça yer alması ve manastıra özel bir önem vererek fermanlarla gelir sağlamasıyla manastırın gerçek kurucusu olduğu sanılmaktadır.
Sumela Manastırı’nın 18. yüzyılda bir çok bölümü yenilenmiş ve bazı duvarlar fresklerle süslenmiştir. 19. yüzyılda büyük binaların ilave edilmesi ile manastır muhteşem bir görünüm kazanmıştır.
Manastırdaki yüzleri sökülmüş freskler, o dönemlerde yaşayıp hasta olan insanlar tarafından sökülmüş ve şifa niyetine içilmiştir.
Fresklerde, İncilden alınmış sahnelerle birlikte Meryem ve İsa’nın hayatı anlatılır.
Gelelim meseleye, eski bir manastır beklerken restorasyon adı altında yapılmış inanılmaz şeylerle karşılaşıyorsunuz.
Manastırın duvarlarında bulunan, İncilde geçen olayları anlatan freskler, uzun yıllar süren “restorasyon çalışması” ile ziyadesiyle içine edilmiştir.
Aslına uygun olmayan taşlarla ve aslına uygun olmayan yükseklikte yeni yapılar inşa edilmiştir.
(Sümela Manastırı’na kaçak kat çıkıldığını duymuşsunuzdur.)
Fresklerin üzerine hoyratça kazınarak yapılan tosun edebiyatının yanı sıra 20. yy Türk hat sanatının üst düzey örneklerini burada bulabilirsiniz.
Örnek, ‘madem Türk’sün, göster ürksün, erol was here, seni seviyorum ayşe, idris-buse, kalp, harfler vs.
Sonuç olarak, restorasyon çalışmaları ve bizlerin sanat çalışmalarıyla birlikte tarihi manastırı yeniden inşa ettik! Restorasyon çalışmaları hala devam ediyor.
Gittiğinizde sadece uzaktan görebiliyorsunuz. Mela Dağı’nın zirvesinde kurulmuş olan bu muhteşem manastıra ulaşmak için yokuş tırmanmanız gerekmektedir.
Hemen aşağıda şırıl şırıl akan Meryem Ana deresinin sesiyle patika yolunu çıkmak ise muhteşem.
Yukarıya ulaştığınızda tüm yorgunluğunuzu unutturacak, müthiş bir manzara sizleri bekliyor.
Dünyevi her şeyden arınıp, bu dünyadan ayrılarak kendinizi çok farklı bir ortamda buluyorsunuz
Restorasyon hala devam ediyor.
Arkeoloji Dünyası
