Kırmızı benekli ala balık avı değil..
Mavi benekli alabalık avı..(Bu bir şiir denemesidir)
Karda rakı nasıl içilir şiirimiz şöyle:
Çay bardağına rakıyı yarıya kadar koyacaksın..
Üstüne su koymayacaksın ama..!
Yerden bir parça kar alacaksın
bardağın içine hafiften iteceksin…
Önce avucunda boca et
sonra yukarıdan aşağıya bırak.
nazik ol ama…
Bardak incinmesin,
rakı küsmesin sana…
dikkat edeceksin..
Çay bardağı makbul olanıdır.
Olmasa da olur ama
olursa da çay bardağında olsun diyeceksin.
önce yarıya kadar rakı koyacaksın
çay bardağına…
Sonra, bir elinle kavrayacaksın bardağı.
Çay içer gibi eğreti tutmayacaksın ama.
Elinin içinde bardak kaybolur gibi olacak.
Rakının soğukluğu avucuna,
elinin sıcaklığı bardağa temas edecek.
Beynin rakıyı hissedecek.
Samimi bir yürekle gi anasona..
Anlatmam o dur ki,
yarıya kadar rakı
üstü tertemiz kar
ayarlaması kolay.
Ağır ağır eriyecek..
Sen de acele etmeyeceksin..
Hem oralardaki kar İstanbul’daki gibi boklu değildir
Yudum yudum içecek ve balık tutamaya çalışacaksın.
Dikkat et ama,
balıklar üzülmesin.
Yüksek sesle türkü söyle..
Yüreğinden dökülsün yere
bin mey gibi
Havada uçan kuş gibi…
Ha,
fazla içme
suya düşüp “Abbas yolcu” olma..!
benden söylemesi
Orhan Can
Show Haber Haber Müdürüyken
“Doğa beni çağırdı mı doğanın sesine kulak verdiğim yıllar”
1998 ya da 1999
Bolu – Gölcük
