Güle güle Erol Abi.. Bu fotoğrafta tam 10 kişiydik. Şimdi dört kişi kaldık. Efsane fotoğrafta kimler vardı kimler kaldı Faik Kaptan yazdı. Bu yazıda Kenan Evren “darbesinin” ayak sesi de var

HAYALİ CİHAN DEĞER…
GÜLE GÜLE EROL ABİ.
ta kimler var
Son olarak Erol Gönenç ağabeyimizi sonsuzluğa uğurladık.
Pekiyi kimlerin yanına gitti?
İşte sol başta efsane İstihbarat Şefi Mehmet Türker.
Hemen yanında, Foto Muhabirliğinin gülen yüzü Mahir Çerçi.
Ön tarafta Bab-ı Ali’da meslek hayatı yazılması gereken gecelerin kahramanı Rıfkı Baba (Kadam).
O’nun koluna girmiş ve dün yolcu ettiğimiz Erol Gönenç.
Erol abinin omuzuna elini koyan İstihbarat Servisin gözü pek muhabiri Yıldırım Çavlı.
Hemen yanında uzun süre Foto muhabirliği servisinin şefliğini yapan ve gözünü budaktan esirgemeyen Atılay Kayaoğlu.
Kalanlar mı?
Arka sırada bıyıklı Engin Giray, yanında gözlüklü Uğur Cebeci, Sağ başta Sadettin Teksoy ve hafif eğilmiş ben.
Sonsuzluğa tüm arkadaşlarımı ve ağabeylerimiz nur içinde yatsınlar. Allah’ın rahmeti üstlerinden eksik olmasın.
Burada Erol Ağabey ile ilgili bir anımı da anlatmak istiyorum. Bu güzel anı geçtiğimiz yıl yayınlanan “ Atatürk Havalimanı’nda 40 Yıl” adlı kitabımda da yayınlandı. Sıkılmadan okuyanlar için aynı zamanda bir belge…

“UTANDIM”

1980 yıllarında da Atatürk Havalimanı’nda Hürriyet Muhabiriydim.
O dönemde havalimanının adı Yeşilköy Havalimanı idi.
Anlatacağım olay 12.Eylül 1980’den dört ay öncesine dayanır.
Kenan Evren Genel Kurmay başkanı olarak 15 Mayıs 1980’de NATO toplantısı için Brüksel’e gitti.
Bu sıralarda Türkiye’de Fahri Korutürk’ün Cumhurbaşkanlığı süresi doldu. (6 Nisan 1980) ve ülke Cumhurbaşkansız kaldı.
Ülkede anarşi had safhada, meclis çalışamaz haldeydi.
Askerin ayak sesleri duyuluyor, siyasilerin çabaları çaresiz kalıyordu.
Sanırım 16 veya 17 Mayıs günüydü. Akşam saatleri Kenan Evren Brüksel’den dönecekti.
Ben takip etmek için VİP salonuna gittim ve kendisini beklemeye başladım.
Kenan Evren’i karşılamak için salonda komuta heyeti bekliyordu.
Aralarındaki Orgeneral Bedrettin Demirel’i yakından tanıyordum Çünkü Kıbrıs Barış Harekatında Kolordu Komutanlığı yapmıştı ve orada beraber olmuştuk. Hatırımı sordu. Kendisine teşekkür ettim.
Bu sırada THY uçağı indi. Kenan Evren’de salona geldi.
Ben de dışarıya çıktım ve kapının kenarından içeriyi gözlemeye başladım.
Benden başka gazeteci yoktu.

EVREN BENİ YANINA ÇAĞIRDI.

Beni orada bir köşede omuzumda fotoğraf makinesiyle gören Kenen Evren eliyle işaret ederek yanına çağırdı.
Bana, “Sen Gazeteci misin?“ dedi.
Ben de kendisine, “Evet Hürriyet Gazetesi Havalimanı Muhabiriyim“ dedim.
Bu sırada Demirel Paşa araya girdi ve kendisine beni Kıbrıs’tan tanıdığını söyledi.
Kenan Evren bunun üzerine, “Ooo çok iyi. Yaz bakalım“ diyerek şunları dikte ettirdi:
“ Utandım…
Brüksel’de tüm yabancı komutan ve diplomatlar bana ‘Hala bir Cumhurbaşkanı seçemediniz”
diye serzenişte bulundular.
Onlara bir cevap veremedim. Utandım.
Meclisin bir an önce Cumhurbaşkanını seçmesi lazım.”

Söyleyeceklerinin bu kadar olduğunu söyleyen Kenan Evren’e fotoğraf çekmek istediğimi söyleyince de kabul etmedi. Çünkü kendisi de karşılayanlar da sivil kıyafetliydiler.

ŞEF İNANMIYOR.

Teşekkür edip yanlarından ayrıldım ve doğruca üst kattaki odama gittim.
Telefonla istihbarat şefim Erol Gönenç’i aradım.
Kendisine bu olayı ayrıntılarıyla anlattım. Haberi de telefonla geçtim.
Ancak Erol Abi bir türlü özellikle “Utandım” sözüne inanmıyordu ve bana ısrarla bunu söyledi mi diyordu.
Ben de kendisine “Evren Paşa bana bizzat dikte ettirdi” dedim.
“Teybe aldın mı” diyordu. O sırada yanımda teyp olmadığını söyledim.
O zamanın teypleri bugünküler gibi cebe sığmıyordu.
Teypler büyük boyutta ve kıymetli eşya grubundandı.
Yurt dışına gidip gelirken bile gümrükçüler teybin pasaporta kaydını yapıyorlardı.
Bir de Genel Kurmay Başkanları’nın bu şekilde gazetecilere konuştukları görülmemişti.
Kendisini zor ikna ettim.
Tabi Yazı İşleri de aynı sıkıntıyı yaşadı.
Sonuçta ertesi gün bu haber gazeteye girdi ve tam dört ay sonra da 12 Eylül İhtilali yapıldı.
Yani anlayacağınız ihtilalin ilk provası ve nabız yoklaması Genel Kurmay Başkanı Evren’in Nato Toplantısı için gitti Brüksel dönüşü Yeşilköy Havalimanında yapıldı. Tek sivil tanığı da bendim.
Ama siyasilerimiz uyanamadılar.
Sonra ceremesini Hamzaköy’de çektiler.
Bu haberde rahmetli Erol Abi’yi zor ikna etmiştim.
Erol Abi haber konusunda çok titizdi.
Her haber de 5N 1 K’nın olmasını mutlaka isterdi.
Bu haberde de fotoğraf ve ses eksikti.
Benim için unutulmaz bir anıydı.
Hepsinin ruhu huzur içinde olsun.

Faik Kaptan

Hayali Cihana değer.. Güle güle Erol Abi.. Bu fotoğrafta tam 10 kişiydik. Şimdi dört kişi kaldık. Efsane fotoğrafta kimler vardı kimler kaldı Faik Kaptan yazdı