Çocuk istismarı üzerine bir anım..
Rezaletin daniskasıydı..
Yıl 1996. Kanal D ‘de Fatma Girik ile ‘’Söz Fato’da’’ programında çalışıyorum.
Yoğun bir iş tempomuz var.
Her gün yüzlerce ihbar geliyor içinden seçip kesin delillere dayananları haber yapıyoruz.
Bir gün bir telefon ihbarı geldi.
Bodrum ’da yaşlı bir şarlatan hocanın cin çıkarmak için kadınlarla ilişkiye girip kısacası tecavüz ettiği ihbarıydı.
Aynı yıl Muğla il jandarma Komutanlığına bağlı istihbarat subayı bir Binbaşı ile bu olayı araştırdık. Doğruydu.
Yaşlı hocaya biz bayan muhabirimizi gizli kamerayla yolladık ve olayı suçüstü yapmıştık.
Taa o yıllarda ve o günlerde bu tür olaylar yine gündemdeydi.
Konuyu bitirdik yargıya devrettik biz İstanbul’a geçtik.
Masalarımızda yine yüzlerce ihbar yığılmıştı.
Bir gün izin yaptıktan sonra tekrar kanalda toplandık.
Bir hafta sonrasının programını yapmaya başlarken danışmadan aradılar.
Bir vatandaş bizi görmek istiyormuş ve konu çocuk istismarıymış. Hemen yukarı aldık.
Şahsın anlattıklarına göre Gebze’de bir kuran kursunda belletmenler yani kurs öğretmenlerinin erkek çocuklarla istismar konusu olduğunu gelen şahsın yeğeninin olaya tanık olduğunu ancak ailesi ve kurs yetkililerinin baskısıyla olayı anlatamadığını öğrendik.
Çocuk konuyu detaylarıyla bize gelen dayısına anlatmıştı.
Hemen istişare toplantısı yaptık.
Kanalın kapısında boş zamanlarında ayakkabı boyacılığı yapan adı geçen çocuklarla aynı yaş gurubunda olan bir çocuğu götürüp kuran kursuna kimsesiz ve sahip çıkalım diye kayıt ettirdik.
Bizim çocuk uyanık ve aklı başında biriydi.
Kursta adı geçen çocuklarla irtibat kurdu.
Gizli kamerayla diğer çocuklar konuşturuldu.
Olayı haber yaptık ve yargıya taşındı.
Belletmenlerin göstermelik olarak işine son verildi.
Diyeceğim o ki bu olaylar yıllar yılı öncesinden bugüne bir adım gerilemedi.
Hep vardı halen de var.
Rezaletin daniskasıydı..
Yıl 1996. Kanal D ‘de Fatma Girik ile ‘’Söz Fato’da’’ programında çalışıyorum.
Yoğun bir iş tempomuz var.
Her gün yüzlerce ihbar geliyor içinden seçip kesin delillere dayananları haber yapıyoruz.
Bir gün bir telefon ihbarı geldi.
Bodrum ’da yaşlı bir şarlatan hocanın cin çıkarmak için kadınlarla ilişkiye girip kısacası tecavüz ettiği ihbarıydı.
Aynı yıl Muğla il jandarma Komutanlığına bağlı istihbarat subayı bir Binbaşı ile bu olayı araştırdık. Doğruydu.
Yaşlı hocaya biz bayan muhabirimizi gizli kamerayla yolladık ve olayı suçüstü yapmıştık.
Taa o yıllarda ve o günlerde bu tür olaylar yine gündemdeydi.
Konuyu bitirdik yargıya devrettik biz İstanbul’a geçtik.
Masalarımızda yine yüzlerce ihbar yığılmıştı.
Bir gün izin yaptıktan sonra tekrar kanalda toplandık.
Bir hafta sonrasının programını yapmaya başlarken danışmadan aradılar.
Bir vatandaş bizi görmek istiyormuş ve konu çocuk istismarıymış. Hemen yukarı aldık.
Şahsın anlattıklarına göre Gebze’de bir kuran kursunda belletmenler yani kurs öğretmenlerinin erkek çocuklarla istismar konusu olduğunu gelen şahsın yeğeninin olaya tanık olduğunu ancak ailesi ve kurs yetkililerinin baskısıyla olayı anlatamadığını öğrendik.
Çocuk konuyu detaylarıyla bize gelen dayısına anlatmıştı.
Hemen istişare toplantısı yaptık.
Kanalın kapısında boş zamanlarında ayakkabı boyacılığı yapan adı geçen çocuklarla aynı yaş gurubunda olan bir çocuğu götürüp kuran kursuna kimsesiz ve sahip çıkalım diye kayıt ettirdik.
Bizim çocuk uyanık ve aklı başında biriydi.
Kursta adı geçen çocuklarla irtibat kurdu.
Gizli kamerayla diğer çocuklar konuşturuldu.
Olayı haber yaptık ve yargıya taşındı.
Belletmenlerin göstermelik olarak işine son verildi.
Diyeceğim o ki bu olaylar yıllar yılı öncesinden bugüne bir adım gerilemedi.
Hep vardı halen de var.
Ersin Turan
